8 Ocak 2011 Cumartesi

MAMOGRAFİ MEME USG MEME RENKLİ DOPPLER 0-216-5218836 RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ


http://www.goruntulememerkezi.com/
http://www.radistanbul.com/
http://www.ikinciduzey.com
http://radistanbul.blogspot.com

INTERNET web adreslerinde güncel bilgiler barındıran RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİMİZ , merkezi ÜMRANİYE’de bulunan üç şubemizde halkımıza erişilebilir, sürekli, uygun fiyatlı ve üstün kaliteli görüntüleme hizmetini sunmaktadır. Deneyimli uzman doktorlarca kurulmuş bir şirket bünyesinde ÜMRANİYE, ÇEKMEKÖY ve çok yakında ÜST KAYNARCA PENDİKTE MARMARA ÜNİVERSİTESİ EAH karşısında hizmet vereceğiz. Radistanbul Görüntüleme Merkezi Ümraniye son durakta 4 yıldır hizmet vermektedir. Bünyemizde ultrason, doppler, mamografi, kemik yoğunluğu ölçümü, full dijital MORİTA ve INSTRIMENTARIUM 2010 panoramik ve sefalometrik diş röntgeni cihazları bulunmaktadır.
TÜM GÖRÜNTÜLER CD –DVD KAYDI, MAİL VE BASKI İLE HEKİM VEV HASTALARIMIZA VERİLMEKTEDİR.
DÖRT BOYUTLU OBSTETRİK VE CANLI DVD ÇEKİMLERİ HASTALARIMIZA VERİLMEKTEDİR.
Tüm İSTANBUL’a başta Anadolu yakası semt ve ilçeleri olmak üzere hizmet sunumu amaçlamaktayız.
RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ AİLE HEKİMLİĞİ SİSTEMİNİ DESTEKLEMEKTE VE İNDİRİMLİ HİZMETLERİ UYGUN FİYATLARLA HALKIMIZIN VE AİLE HEKİMLERİMİZİN KULLANIMINA BAŞLATMIŞTIR.
BÜNYEMİZDE SON TEKNOLOJİ ULTRASONOGRAFİ, RENKLİ DOPPLER USG, MAMMOGRAFİ, KEMİK MİNERAL DANSİTOMETRİ VE FULL DİJİTAL PANORAMİK VE SEFALOMETRİK PANORAMİK RÖNTGEN CİHAZLARI İLE HİZMET VERMEKTEDİR.

RADİSTANBUL ÜMRANİYE ÇEKMEKÖY PENDİK GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ
0-2165218836 ÜMRANİYE TEL
0-216-6423432 ÇEKMEKÖY TEL
Radistanbul Görüntüleme Merkezi Ümraniye son durakta 4 yıldır hizmet vermektedir. Bünyemizde ultrason, doppler, mamografi, kemik yoğunluğu ölçümü, TAM DİJİTAL MORİTA VE INSTRUMENTARIUM panoramik ve sefalometrik diş röntgeni cihazları bulunmaktadır.

Meme kanseri hakkında bir çok bilginin var olmasına karşın bu hastalığın kesin nedeni halen bilinmemekte ve oluşumu engellenememektedir. Teknolojideki ilerlemelerle birlikte görüntüleme yöntemlerinin gelişmesi, cerrahi aletlerin ve tekniklerin ilerlemesi ve genetik bilimindeki devrim ile meme kanserinin tanısını çok daha erken bir evrede koymak mümkün olduğu gibi tanısı konulan hastalığın tedavisi de daha başarılı olabilmektedir. Yine de dünya sağlık örgütünün verilerine göre meme kanseri halen kadınların ölüm nedenleri arasında akciğer kanserinden sonar ikinci sırayı tutmaya devam etmekte, dünya geneline bakıldığında meme kanseri nedeniyle kadınların hayatını kaybetme oranında bir iyileşme sağlanamamaktadır. Bunun da en önemli nedeni, halen erken evrede hastalığın tanısını koymadaki yetersizlik olarak kabul edilmektedir. Ancak tıptaki gelişmelere paralel meme kanserine yakalanan hastaların kaliteli yaşam süreleri uzatılmıştır.
Amerika Birleşik Devletlerinde her yıl ortalama 180.000 yeni meme kanseri tanısı konmakta ve her yıl ortalama 44.000 kadın bu hastalık nedeniyle hayatını kaybetmektedir. Meme kanseri kadınlardaki tüm kanserlerin %30’unu oluşturmaktadır. Meme kanserine yakalanma riski yaşın ilerlemesiyle artmaktadır. 40-55 yaşları arasında olan bayanlarda meme kanseri tüm kanserler arasında birinci sırayı alırken 30-35 yaş arası bayanlarda hastalığa yakalanma riski 25/100.000 olarak bildirilmektedir. Bu risk oranı 45-50 yaş arası kadınlarda 200/100.000’e yükselmektedir.
ABD’de son 10 yıl içinde ortalama her 10 dakikada bir kadın meme kanseri nedeniyle hayatını kaybetmektedir. Son 10 yıl içerisinde ne yazık ki meme kanseri nedeniyle oluşan ölümlerde azalma olmamıştır. Saptanan meme kanseri tanıları incelendiğinde ise her 10 olgunun 9’unda kanser kitlesi hastalar tarafından farkedilmektedir. Bu da halen tarama prosedürlerinin ne kadar yetersiz işlediğini ve erken meme kanseri yakalanma oranının ne kadar düşük olduğunun en bariz göstergesidir.
Meme kanseri tanısını alan kadınların %70’inde hiç bir risk faktörü saptanamamaktadır. Yine de takip programlarında hangi grup bayanları ne sıklıkla ve nasıl takip etmek gerektiğini belirlemek için her kadın için meme kanserine yakalanma riski bireysel olarak hesaplanmalıdır.



Bu risk faktörleri önem sırasıyla :


1) kadın olmak,


2) ilerleyen yaş (en yüksek oran 60 yaşta),
3) ailede meme kanseri öyküsünün varlığı ve 4) şişmanlık (Obez bayanlarda meme kanserine yakalanma oranı zayıflara gore 3 kat daha yüksektir) olarak özetlenebilir. Ailesel öykü sorulanırken meme kanserli olan akrabaların yakınlık derecesi ve sayısı, ayrıca kansere yakalanma yaşları önemlidir. Ayrıca ailede yumurtalık kanseri , pankreas kanseri , tiroid kanseri , beyin tümörleri , deri ve kalın barsak kanserlerinin varlığı da meme kanserine yakalanma riskini arttırmaktadır. Anne veya kız kardeşte menapoz öncesi meme kanseri oluştuysa meme kanserine yakalanma riski 6 kat artar. Birinci derece akraba da iki tarafta da (hem anne hem de baba tarafında) meme kanseri saptanmışsa risk 10 kat artar.
Meme kanserinin oluşumunda hormonal faktörlerin yeri yadsınamaz. Kadınlık hormonuna ne kadar çok ve ne kadar uzun süre maruz kalınırsa memede kanser gelişme reiski okadar artar. Buna göre erken yaşta adet görmeye başlamak, kısa aralıklarla adet görmek, erken yaşta (17 yaşın altında) hamilelik doğum yapamama ve emzirememe, ayrıca düşük ve kürtajların çokluğu ve menapoz yani adetten kesilme yaşının geç olması meme kanserine yakalanma riskini olumsuz yönde etkilemektedir.
Meme kanserinin gelişmesinde çevresel faktörlerin de önemli bir yeri olduğunu bir çok bilimsel araştırma göstermektedir. Yağlı gıdalar ile beslenme, meme kanseri riskini arttırırken, bol lifli gıdalar içeren rejimler ise meme kanseri riskini azaltmaktadır. Sigara içimi aktif veya pasif olsun meme kanserine yakalanma riskini arttırabilmektedir. Alkol tüketimi düzenli ve alışkanlık halinde olduğunda meme kanseri oluşması üzerine sigaradan daha etkili bir rol oynamaktadır. Fiziksel aktivite ve spor yapma alışkanlığı özellikle menapoz öncesi ve gençlik yıllarında meme kanserine karşı koruyucu etkiye sahiptir. Radyasyon, bazı kimyasal maddeler ve İlaçların da meme kanserinin oluşumunda etkili olduğu bilinmektedir.
1994-1995 yılında meme kanserinin oluşumuna neden olan iki insan geninin bulunması hem meme kanserinin tanı ve tedavisinde hem de genetik biliminde bir devrime neden oldu. Bu genlerin varlığında bir bayanda 70 yaşına varana kadar meme kanserine yakalanma riski %85’e kadar yükselmektedir. Öte yandan ailesel meme kanseri öyküsü olan bayanların % 16’sında bu sorumlu genlerin varlığı saptanmaktadır. Bu gerçeklere paralel olarak yüksek risk faktörleri bulunan kişilerin öncelikle bir genetik danışmanlık programına dahil edilmeleri ve normal popülasyona göre daha sıkı bir takip programına dahil edilmeleri gerekmektedir.
40 yaşın altında meme kanseri tespit edilen ailelerde, yakın akrabaları arasında erkekte meme kanseri teşhisi konulduğunda, ailesel meme kanseri öyküsü bulunanlarda, kendisinde veya ailesinde yumurtalık (over) kanseri öyküsü varlığında, her iki memede veya bir memede birden fazla odakta kanser saptandığında genetik danışmanlık ve araştırmalar gündeme gelmelidir.
Meme kanseri günümüzde tedavi edilebilen bir hastalıktır. Hastalıktan tam anlamıyla kurtulan hastaların %90’ı erken evrede tanısı konulan gruptandır. Erken tanıdaki en önemli basamak bayanların düzenli ve doğru bir şekilde kendilerini muayene etmeleridir. Kendini muayenede saptanan her anormal bulgu doktor ile danışılmalı, hiç bnir şikayeti olmayan ve muayenede anormal bir durum saptamayan bayanlar bile belli aralıklarla doktor muayenesinden geçmeli ve görüntüleme yöntemleriyle taramadan geçmelidirler. Rutin kontrol Kurallarına göre risk gurubunda olmayan bayanlarda: 20 yaşında kendini muayene başlanmalı ve her 3 yılda bir doktor muayenesinden geçilmelidir. 30 yaşından sonra senelik doktor muayenesi ve 2-3 yılda bir mammografi / ultrasonografi önerilmektedir. 40 yaşından sonra ise aylık muayeneye ilaveten senelik doktor muayenesi ve mammogram şarttır. Yüksek riskli kadınlarda, takip programı doktorun tavsiyesine göre yapılmaktadır.
Memede daha once var olmayan yeni bir kitle veya memede herhangi bir sertlik saptandığında, memenin şekil ve boyutunda değişiklik oılduğunda, meme cildinde kabalaşma şişlik portakal kabuğu manzarası oluştuğunda, zamanla geçmeyen kızarıklık ve sıcaklık artışı alanları, adetlerle ilgisiz ağrı alanları, meme ucunda çekilme veya herhangi bir bölgesinde şekilme ve çökme olduğunda, geçmeyen veya sıklıkla tekrarlanan yaraların varlığında ve özellikle tek taraflı ve kanlı akıntılar ortaya çıktığında mutlaka doktora baş vurulmalıdır.
Düzenli muayene programında olan kadınların %75’inde hayatlarının herhangi bir döneminde meme de kitle saptanır. Kendinizi muayene etmekten ve gereğinde muayene ettirmekten korkmayın. Muayene de farkettiğiniz her kitleyi doktorunuzla danışın ve unutmayın ki saptanan her 10 kitlenin sekizi iyi huyludur.
Meme kanserinden korunmaya yönelik her bayanın kendi hayat düzeninde yapabileceği değişiklikler mevcuttur. Beslenme de az yağlı ve bol sebzeli rejimler tercih edilmelidir. 17 yaşından önce hamileliğin önlenmesi ve uzun süreli (en az 6 ay) emzirme meme kanserine yakalanma riskini azaltmaktadır. Ağır olmayan uzun süreli egzersiz ve özellikle menapoz çağında kilo almaktan kaçınmak, ayrıca uzun süreli kadınlık hormonu içeren ilaçların kontrolsüz kullanımından kaçınılmalıdır. Yüksek risk grubundaki bayanlar için ise sık kontroller, Östrojen inhibitörleri denen koruyucu ilaçların kullanılması ve çok yüksek risk gurubundakiler için de koruyucu mastektomi yani meme dokusunun tamamen cerrahi olarak alınması ve estetik yöntemlerle yeni meme oluşturulması operasyonları gündeme gelebilmektedir.


MAMMOGRAFİ
Bayanlarda meme kanserinin erken dönem tanısı için ve tarama amaçlı yapılan yüksek oranda güvenilir görüntüleme yöntemidir. Mamografi göğüs içerisinde ki değişiklikleri kadının kendisi yada doktoru tarafından hissedilemeyecek haldeyken bile görüntüleyebilir. Meme kanseri sıklığı tüm dünyada ve ülkemizde gün geçtikçe artış göstermektedir. Yaş ilerledikçe tüm bayanlarda meme kanseri sıklığı artar ve ileri yaşlardaki her 12 kadından birisinde meme kanseri gelişir. Meme Kanseri erken tanısı için; öncelikle 35 yaşında bir adet temel mammografi; ardından, 40-49 yaşları arası bayanlara, eğer ailesinde meme kanserli hasta hiç yok ise iki yılda bir, ailede meme Kanserli hasta (anne, hala, kızkardeş, teyze, anneanne, babaanne vb) varsa yılda bir mammografi mutlaka çekilmelidir. Menapoz dönemindeki ve 50 yaşından sonra tüm bayanlarda yılda bir kez mutlaka mamografi yapılmalıdır. Memede yeni bir sertlik, kitle, şişlik, kızarıklık, meme başında içe doğru çekilme, ağrı, meme başında akıntı, mastit belirtileri, meme derisinde değişiklikler, klinik mastopatilerde, kitle dışı semptomu olanlarda ele gelmeyen lezyonların saptanmasında, ele gelen kitlesi olanlarda ultrasonografi ile beraber kitlenin değerlendirilmesinde kullanılır.

KEMİK DANSİTOMETRİ
Kemiklerde kalsiyum azalmasına bağlı OSTEOPOROZ (kemik erimesi) tanısını koyarak, OSTEOPOROZ'un erken dönemde tedavisini ve kemiklerin erimeye bağlı kırılmasını engellemek için yapılan bir tetkiktir. Yaş ilerledikçe ve bazı hastalıkların ve yetersiz beslenme faktörlerinin etkisi ile kemiklerde KALSİYUM miktarı düşer ve kemiklerde erime ve kolay kırılmalar meydana gelir. Bu nedenle 40 yaşından sonra yılda bir kez Kemik Dansitometrisi ile kemiklerimizin durumu mutlaka araştırılmalıdır. OSTEOPOROZ kaynaklı kemik kırıkları diğer kemik kırıklarından çok geç ve çok güç iyileşir. Uzun dönem işgücü kaybına neden olur. nedenle OSTEOPOROZUN ucuz ve güvenilir tanı yöntemi olan Kemik Dansitometri tetkiki yılda bir kez mutlaka yaptırılmalıdır.


ULTRASONOGRAFİ
Ultrason çoğunlukla gebelerin, karaciğer, safra kesesi, pankreas, dalak, böbrekler, mesane, yumurtalıklar ve rahim gibi organların görüntülenmesi için kullanılır. Ultrason çekilmesi için başvuran hastaların en sık şikayeti karın ağrısıdır. Karaciğer ve dalak gibi karın içi organların büyümesi, safra kesesi ve böbrek taşları, apandisit, yumurtalık kistleri ve karın içindeki tümörler, doğuştan kalça çıkıkları ultrason ile teşhis edilebilen hastalıklardan bazılarıdır.

RENKLİ DOPPLER ULTRASONOGRAFİ

RENKLİ DOPPLER ile Kol ve bacak damarları (varisler); Karaciğer, böbreği besleyen damarlar (Diabet, hipertansiyon vb ),boyun damarları; gebelerde, anneye ve bebeğe ait damarlar, erkeklerde testisleri besleyen damarlar,gözü besleyen damarları incelenir.



Kurumumuzda yapılan tetkikler;
Radyoloji veya radyodiagnostik veya halk arasında eskiden kullanılan
şekliyle röntgen doktorluğu, hastalıkların tanısı için yıllardır hizmet
veren bir tıp alanıdır. Yirmi yıl öncesine kadar sadece röntgen
cihazlarıyla verilebilen bu hizmet, artık çok çeşitli ve gelişmiş aletler
kullanılarak gerçekleştirilmektedir. Radyolojinin tıbbın en hızlı
ilerleyen dalı olduğu söylenebilir. Hızlı gelişmeyle birlikte bir çok yeni
kavramda karşımıza çıkmaya başlamış ve insanların kafalarında soru
işaretleri oluşmasına neden olmuştur.
Bu sayfanın amacı, radyoloji konusuyla direk ilişkisi olmayan insanları
bilgilendirmek, kafalarında oluşan sorulara kolayca ulaşabilecekleri bir
bölüm oluşturmaktır.
Mammografi
Ultrasonografi
Doppler Ultrasonografi
Hangi radyolojik incelemeyi yaptırırsanız yaptırın, yanınızda eski
incelemelerinizi götürmeyi unutmayın. Radyoloğunuzu ne kadar
bilgilendirirseniz, alacağınız verim o kadar çok olacaktır.
Ayrıntılı bilgiler elde etmek istiyorsanız


MAMMOGRAFİ
Mammografi meme dokusunun röntgen ışınlarıyla görüntülenmesidir. Genel
amaçlı radyoloji tüplerinde değişiklikler yapılmayı, bunun sonucunda
hastanın daha az radyasyon alması sağlanmıştır. Kullanılan cihaza bağlı
olarak otururken veya yatarken memenin değişik yönlerden görüntüleri
alınır. Çekim esnasında memenin komprese edilmesine bağlı rahatsızlık
hissi oluşabilir.
Mamografi belli yaştan sonra tarama testi olarak, memede bir kitle ele
geldiğinde, meme başında akıntı görüldüğünde, meme başının çekintiye
uğramasında, meme derisindeki değişikliklerde, meme biopsisinde
lokalizasyon amacıyla kullanılabilir.
Kadınların 70 yaşına kadar %13'nde meme kanseri çıkma riski bulunmaktadır.
Meme kanseri erken teşhis edilirse büyük oranda (%80-90 arası) tedavi
edilebilir. Bu nedenle mamografinin meme kanserinin erken teşhisinde bir
tarama testi olarak önemi büyüktür. Amerikan Kanser Derneği 40-49 yaşları
arasında 2 yılda bir, 50 yaşın üzerinde her yıl mamografi çekilmesini
önermektedir.




ULTRASONOGRAFİ (USG) (US-Ultrasonografi)
Ultrason, insan kulağının işitemiyeceği kadar yüksek frekanslı ses
dalgalarını kullanarak iç organları görüntüleyen bir tanı yöntemidir.
Ultrasonda radyasyon kullanılmaz. Bu nedenle gebelerde ve bebeklerde
rahatlıkla kullanılabilir. Cihazdan gönderilen ses dalgaları, hasta
vücudundan yansıdıktan sonra gene aynı cihaz tarafından algılanır. Yansıma
farklılıkları organdan organa değişir. Bu nedenle farklı yansımaların
olduğu yapılar, farklı görüntüler verirler. Normal yapılar içindeki bir ur
ya da kist, ses demetlerini farklı yansıttığı için farklı yapıda gözlenir
ve tanı konulur. Görüntü oluşturulması sırasında "prob" hasta vücudunda
gezdirilirkrn, altında kalan bölümün kesit görüntüleri, hareketli organlar
gibi ekranda kayar. Bu esnada radyolog tanı koyar. Elde edilen
görüntülerin tanıda çok fazla bir katkısı yoktur. US işlemi, ihtisasları
süresince yaklaşık 1 yıl eğitimini alan radyologlarca yapılır.
Ultrason hangi amaçlarla (endikasyonlar) yapılır ?
Ultrason çoğunlukla karaciğer, safra kesesi, pankreas, dalak, böbrekler,
mesane, yumurtalıklar ve rahim gibi karın içi organların görüntülenmesi
için kullanılır. Ultrason çekilmesi için başvuran hastaların en sık
şikayeti karın ağrısıdır. Karaciğer ve dalak gibi karın içi organların
büyümesi, safra kesesi ve böbrek taşları, apandisit, yumurtalık kistleri
ve karın içindeki tümörler ultrason ile teşhis edilebilen hastalıklardan
bazılarıdır.
Ultrason çekilmesi için hazırlık gerekir mi ?
Karın içindeki organların ultrasonu için hastanın aç karna olması gerekir.
Ayrıca mesane, yumurtalıklar ve rahimin incelenmesi içn hasta idrarına
sıkışık olmalıdır. Bunun dışında başka bir hazırlık gerekmez.
Ultrason nasıl çekilir ?
Hasta sırtüstü yatar. Cilt üzerine jel sürülür. "Prob" adı verilen cihaz
ile karın içindeki organlar cilt üzerinden incelenir.
Yan etkileri nelerdir?
Bugüne kadar gebelikte ve diğer incelemelerde gösterilebilen bir yan
etkisi yoktur.

BEBEK KİME BENZİYOR?
Anne ve baba adayları, hatta dede, büyükanne, kardeş gibi tüm aile bireyleri bebeklerinin sağlık durumundan sonra, en fazla kime ve neye benzediğini merak ederler.
Bugüne kadar olan süreçte yapılan iki boyutlu ultrasonografi incelemeleri sırasında gebelik ultrasonografi incelemeleri sırasında bebeğe ait görüntülere bakılarak bir takım yorumlar ve benzetmeler yapılabiliyordu.
Ultrasonografinin kullanıma girmesinden sonra, görüntüleme ile uğraşan bilim adamlarının en büyük hayali olan, anne karnındaki bebeği gerçeğe yakın şekilde 3 boyutlu izlemek teknolojinin ilerlemesi ile artık mümkün oldu
3 Boyutlu görüntüye eklenen zaman boyutu ile birlikte elde edilen 4 boyutlu görüntüler sayesinde, anne karnındaki bebeğin kendisini ve hareketlerini eş zamanlı olarak izleyebilmekteyiz.
Ultrasonografi teknolojisindeki bu gelişme anne ve babanın, anne karnındaki bebekle duygusal bağın oluşmasına büyük katkıda bulunmaktadır.
Hamilelik sırasında birçok güçlüğe katlanan anne; bebeğin başını, yüzünü, ağız hareketlerini, kolunu, elini, bacaklarını, ayaklarını, el ve ayak hareketlerini gerçeğe yakın bir şekilde gördüğünde tüm yorgunluklarını unutmaktadır.





ÜÇ BOYUTLU (3D) ULTRASON

1)GENEL BİLGİLER :
Ultrasonografi teknikleri ve görüntülerin kalitesinde elde edilen büyük gelişme, 1990 ların ikinci yarısından itibaren, gelişen elektronik-bilgisayar teknolojisinin ultrasonografi ile birlikte kullanılmasıyla yepyeni bir boyut kazanmıştır. Dijital ultrasonografinin ardından üç boyutlu ultrason görüntülerinin elde edilmesiyle, tüm dünyada özellikle, gebelik takibinde üç boyutlu ultrasonografi kullanımı hızla yaygınlaşmıştır. Bunda üç boyutlu görüntülerin hekimlerin farklı problemleri teşhis edebilmesinde (tanısal-diagnostik katkı) sağladıkları katkının yanında özellikle bebeklerini görme heyecanı içinde olan anne baba adaylarının istekleri de (psikososyal katkı) büyük rol oynamıştır.

İlk üç boyutlu ultrason görüntüleri 1980 lerin başında elde edilmesine karşın, bu konudaki en önemli gelişme, 1986 yılında Japonya'da 2 boyutlu ultrasonografi görüntülerini bir mini işlemciyle 3 boyutlu hale getiren Kazunori Baba'nın çalışmaları sayesinde ortaya çıkmıştır. Bu görüntülerin elde edilmesi için 2 boyutlu görüntülerin işlenmesi yaklaşık 10 dakikalık bir süre gerektirmekteydi. Bugün ise eş zamanlı olarak 3 boyutlu görüntüleri elde edebileceğimiz bir teknolojiye sahibiz. Çoğu kez kafa karıştıran bir terim olan ''dört boyutlu ultrasonografi'' ile eş zamanlı üç boyutlu ultrasonografi kastedilmetedir. Dördüncü boyut çoğu kez de kabul edildiği dibi zamandır. Bunu normal kameranın yaptığı çekimle karşılaştırabiliz. Anne karnındaki bebek haraket ettiğnde, bunu sanki bir kamerayla çekiyormuş gibi eş zamanlı olarak kaydetmekteyiz.
Üç Boyutlu (3D) Ultrasonun Avantajlı Yönleri
3D Ultrason cihazları ile çok erken döneminde cinsiyet tayini, yarık damak, yarık dudak gibi yüz anomalileri, eksik parmak veya eğri ayak-el gibi ekstremite anomalileri, bel açıklığı (spina bifida ) veya beynin fıtıklı kesesi (ensefalosel) gibi beyin ve omurilikten kaynaklanan rahatsızlıkların erken tanısı konulabilmektedir.
Diğer taraftan geleneksel iki boyutlu ultrasonografide bebeğin el ve ayak parmaklarını tam anlamı ile değerlendirebilmek her zaman mümkün olmayabilir.
Ense kalınlığı ölçümüyle görülen "mongolizm" (Down sendromu-trizomi 21) 3D ultrason sayesinde 3. ayda taranabilmektedir.
Bu nedenlerle üç boyutlu ultrasonlar geleneksel- standart 2d ultrasonlara göre tercih edilmektedir.
Yine, üç boyutlu ultrasonlar ile çiftlerin ayrı bir mutluluk ve farklı bir heyecanla bekledikleri ikiz, üçüz bebeklerin gelişimi de daha net bir şekilde izlenebilmektedir.
3D ultrasonlar geleneksel iki boyutlu inceleme özelliğinin yanı sıra, hem renkli Doppler, hem de 3. boyut özelliğini birlikte içermesi ile bebek heyecanına kapılan ailelere üçüncü aydan (14. haftadan itibaren) itibaren cinsiyeti öğrenme ve renkli fotoğraflarını alma fırsatı tanımaktadır.
Siyah beyaz ve 2 boyutlu ultrasona göre anne karnındaki bebeğin hem bir buçuk ay daha önce görüntülenmesine, hem de net fotoğraf kalitesindeki renkli görüntüsünü elde etmeye olanak sağlayan 3 boyutlu (eş zamanlı) renkli ultrason, anne babaların hamileliğin 3. ayından itibaren bebeklerinin fotoğrafına kavuşmalarını sağlamaktadır.
Tüm bu özellikleri ile 3 boyutlu ultrason ailelere bebeklerinin sağlık durumundan sonra, en fazla kime ve neye benzediğini merak ettikleri için, çekimler sırasında eli, ayağı, burnu, yüzü gibi detayları yorumlama ve bebeği birilerine benzetmeye çalışma gibi hoş anlar yaşatmakta ve hamilelik sürecindeki heyecanın güzel anılara dönüşmesini sağlamaktadır. Ayrıca bu görüntüler tek resimler halinde fotograf kağıdına veya uzun görüntüler halinde DVD VE CD ‘ ye kaydedilmekte, ilerde tekrar bakmak için hoş bir anı olarak saklanabilmektedir.

DOPPLER ULTRASONOGRAFİ
Doppler Ultrasonografi yöntemi ile bir organın veya damarının kan akımını
inceleyebiliriz. Kan akımının miktarı, akımı engelleyen yapı varlığı,
akımın normal yönde olup olmadığı değerlendirilebilir. Akan kan, kırmızı
ya da mavi renk şeklinde gözle görülebilir. Akan kanın miktarı ile ilgili
ölçümler yapılabilir. Bu esnada cihazdan kalp atışlarına benzer sesler
duyulur. Cihazın çalışma prensibi, sesin hareket eden yapılardan yansırken
frekans değişikliği göstermesidir. Doppler incelemeleri, normal
ultrasonografi cihazları ile yapılır. Ancak bunlarda farklı bilgisayar
donanımı mevcuttur.
Doppler Ultrasonografi incelemesi, Doppler ultrason cihazına bağlı bir
prob yardımıyla ve incelenecek organ ya da damar üzerine jel sürülerek
gerçekleştirilir. Jeller, probun hava ile temasını önler ve gönderilen
sesin daha derin dokulara ulşmasını sağlar.
Doppler Ultrasonografi incelemesi ile :
Kol ve bacak damarları,
Karaciğeri besleyen damarlar
Böbreği besleyen damarlar
Boyun damarları
Gebelerde, anneye ve fetuse ait damarlar
Erkeklerde testisleri besleyen damarlar
Gözü besleyen damarlar;
Vücudun herhangi bir bölgesinde oluşan bir kitlenen damarlanması
incelenebilir.
İnceleme öncesinde önemli bir hazırlık gerekmemektedir. Ancak karın
içindeki bir organ (karaciğer, böbrek v.b.) incelenecek ise hastanın aç
olması, oluşabilecek gazı engelleyerek incelemenin daha kaliteli
gerçekleşmesini sağlar. Bu nedenle karın bölgesindeki damarların
incelenmesi için 1 aya kadar çocuklarda emzirme süresi kadar, 5 yaşına
kadar çocuklarda 4 saatlik, 10 yaşına kadar olanlarda 6 saatlik ve
büyüklerde 12 saat açlık gereklidir. Bu süre içerisinde sigara dahil hiç
bir şey yenilip içilmez. Karın bölgesi incelemeleri dışında önceden bir
hazırlık gerekmemektedir. İnceleme sırasında gözlük, saat, metal eşya gibi
cisimlerin çıkartılması gerekmez. Ancak incelenecek bölgenin, probla temas
alanının sağlanması için açıkta olması gerekir. Bu nedenle hasta masaya
yattığı sırada, o bölgedeki giysiler soyundurulur.
İnceleme sırasında, karın bölgesinin iyi incelenmesi için hastadan
nefesini tutması istenir. Bunun için derin nefes aldıktan sonra
olabildiğince hareketsiz kalıp, nefesi vermemek gerekir. Bu süre kişiye
göre değişmekle birlikte ortalama 15-50 saniyedir.
Doppler Ultrasonografi incelemesi, tıpkı Ultrasonografi incelemesinde
olduğu gibi radyasyon içermeyen bir tanı yöntemidir. Yanlızca ultrason
enerjisi (yüksek frekanslı ses) kullanılır. Ultrason enerjisi, vücuttaki
dokularla etkileşir. Bu etkileşim, dokuların ısısını artırmak şeklindedir.
Isı artımı 1.5ºC olabilir. Özellikle anne karnındaki fetüslerde ısı
artımının 41ºC'yi geçmesi zararlıdır. Ancak, tanı amacıyla kullanılan
sınırlarda bu kadar yüksek ısı artımı oluşmaz. Oluşmasına neden olabilecek
inceleme şekillerine karşı radyologlar zaten eğitim almaktadır. Gebelikte
uygulanan Doppler incelemelerinin, çocuk doğduktan sonraki davranış ve
okul başarısına olumsuz etkisi gösterilememiş, kansere neden olduğu
konusunda bir bulgu bugüne kadar ortaya çıkmamıştır.
İnceleme sırasında damar içine ilaç verilmemektedir. Ancak, son yıllarda
özellikle karın içindeki gaza bağlı veya herhangi bir nedenle net
izlenemeyen damarların incelenmesinde; damarları daha ayrıntılı ortaya
çıkaran ve herhangi bir yan etkisi olmayan ilaçlar da kullanılmaya
başlanmıştır. Bunlara "ultrason kontrast maddesi" adı verilmektedir.
Prob
Kan akımı ölçülmek istenen organ ya da damar üstüne yerleştirilen ve
doppler ultrason cihazına bir kablo ile bağlı bölüm
Kol ve bacak damarları
Atar ve toplar damarlardaki kireçlenme plaklarına bağlı oluşan darlık,
pıhtı oluşumları ve toplar damarlarda yetmezlik (varisler) olup
olmadığının saptanmasını sağlar. "Üst/alt ekstremite arteriyel ve/veya
venöz Doppler" incelemesi adını alır.
Karaciğeri besleyen damarlar
Siroz v.b. hastalıklarda karaciğeri besleyen damarlarda meydana gelen
değişiklikleri incelemek için kullanılır. "Portal Doppler" adını alır.
Böbreği besleyen damarlar
Diabet, hipertansiyon vb hastalıklarda böbreği besleyen damarların ne
düzeyde etkilendiğini saptamak için kullanılır. "Renal Doppler" adını
alır.
Boyun damarları
Boyunda, beyine giden ana atar damar ile dallarında kireçlenme plaklarına
bağlı oluşan darlıkları ya da beynin arka kesimini besleyen damarların
akım miktarını saptamak için kullanılır. "Karotis ve vertebral sistem
Doppler" adını alır.
Gebelerde, anneye ve fetuse ait damarlar
Son adet tarihine göre gelişme geriliği şüphesi olan fetüslerde,
hipertansiyonu olan gebelerde kan akımının hızı ve özelliği incelenerek
olası anomaliler saptanır. "Obstetrik ve jinekolojik Doppler" adını alır.
Erkeklerde testisleri besleyen damarlar
Testisleri besleyen damarlarda meydana gelen düzensiz genişlemeler
damarlardaki yetmezliğe bağlıdır ve erkeklerde kısırlığın önemli bir
sebebidir. Bu damarlara yönelik yapılan incelemede toplar damarlardaki
olası yetmezlik (varisler) saptanabilir. "Skrotal ya da testis Doppleri"
adını alır.
Gözü besleyen damarlar
Diabet, hipertansiyon vb hastalıklarda göz damarlarında meydana gelen
değişikleri saptar. "Göz Doppleri" adını alır.
Vücudun herhangi bir bölgesinde oluşan bir kitlenen damarlanması
Bir kitleyi (uru) besleyen damarların olup olmaması o kitlenin iyi huylu
ya da kötü huylu olduğunu saptamada önemli bir kriterdir. Kitlenin çok
kanlanması bu kitlenin habis özellik taşıdığının bir göstergesidir.
"Kitleye yönelik Doppler" şeklinde adlandırılır.







www.radistanbul.com
www.goruntulememerkezi.com
www.ikinciduzey.com
Tüm batın, üriner sistem, pelvik, troid ultrasonlarına ek olarak gebelerde 2. Düzey ultrason, gebelik ultrasonu, 3d 4d boyutlu ayrıntılı ultrason çekimleri, mamografi, kemik dansitometri, osteoporoz testi,tüm renkli doppler ve tüm ultrsonografik incelemeler
Doğuma Genel Bakış
Bir Çocuk Yetiştirmek
Eşlerin Muayenesi
Kadında Aylık Çevrim
Fertilizasyon
Kalıtsal Tehlikeler I
Kalıtsal Tehlikeler II
Kısırlık = Sterilite
Kısırlık Araştırmaları
Evlat Edinme
Gebelik Belirtileri
Gebeliğin Tespiti
Bebeği Bekleyiş
Doktor Muayenesi
Gebelikle Yeni Sorunlar
İlk Üçayda Vücuttaki Değişiklikler
İlk Üçayda Beslenme
Gebelikte Sağlık ve Bakım
Gebelikte İlaç Kullanımı
Gebelikte Bulaşıcı Hastalıklar
Kendiliğinden Düşük
İkinci Üçaylık Dönem
İkinci Üç Aylık Dönemin Sorunları
İkiz Gebelik
Doğuma Hazırlık
Son Üçayda Vücuttaki Değişiklikler
Emzirmeye Hazırlık
Son Üçayda Sorunlar
Gebelikte Özel İncelemeler
Ultrasonografi
Amniyoskopi
Amniyosentez
Biyofizik ve Biyokimyasal Kontroller








Gebelik Hesaplayıcısı


Yavrunuzun Sağlığı İçin
Babaya Öneriler
Sağlık Muayenesi
Gebelik Testi Öyküsü
Çiftin Kısırlığa Tepkisi
Gebe Kalmak / Önlemek
Varolduğunu Öğrendiğim Zaman
Düşük
Pratik Öneriler
Gebelik ve Jimnastik
Gebelik ve Cinsel Yaşam
Frengi ve Verem


http://www.goruntulememerkezi.com/



Anne ve Çocuk Beslenmesi :
Anne Karnında
Doğumdan 6. Aya
7 - 12. Aylarda
1 - 3 Yaşlarda
4 - 6 Yaşlarda
Özel Durumlarda







İKİNCİ DÜZEY FETAL ULTRASONOGRAFİDE

1. ANENSEFALİ
2. ENSEFALOSEL
3. SPİNA BİFİDA
4. MENENGOSEL
5. MİYELOMENENGOSEL
6. DANDY WALKER MALFORMASYONU
7. CHOROİD PLEKSUS KİSTİ
8. ARAKNOİD KİST
9. HİDROSEFALİ
10. GASTROSCHİSİZ
11. OMFALOSEL
12. FETUS PAPİRACEUS
13. ÇOĞUL GEBELİK
14. FETAL ASİT
15. POLİHİDROAMNİOS
16. OLİGOHİDROAMNİOS
17. RENAL ANOMALİLER
18. SSS ANOMALİLERİ
19. EKSTREMİTE ANOMALİLERİ
20. KRANYAL ANOMALİLER
21. MEGAURETER
22. UPJ OBSTRUKSİYONU
23. BARSAK ATREZİLERİ
24. DUDENAL ATREZİLER
25. KALP ANOMALİLERİ BOŞLUKLAR
26. VB ANOMALİLER ARAŞTIRILMAKTADIR.
http://www.goruntulememerkezi.com/
Ekstremitelerde arterial ve venöz doppler, karotis vertebral doppler, renal arter doppleri, gebelik doppleri de dahil olmak üzere tüm doppler uygulamaları,
KISA BİLGİLER

RENKLİ DOPPLER ULTRASONOGRAFİ
http://www.goruntulememerkezi.com/
Vücuttaki damarlar içerisinde akan kanı görüntüler. Ağrısız bir tanı yöntemidir. Prob adı verilen bir alet incelenecek damarın üzerindeki ciltte gezdirilir. Prob ses dalgalarını vücuda gönderir ve yansıyan ekoları tekrar alır. Bilgisayar aracılığı ile organlardan yansıyan ses dalgaları görüntü haline dönüştürülür. Damarlar içerisinde akan kan hücrelerinden yansıyanlar 'Doppler etkisi' oluşturur. Bu olay sabit duran bir kişiye yaklaşan ve yanından geçerek ondan uzaklaşan ambulansın sireninin kulağımızda bıraktığı etkiye benzer. Aynı şekilde proba yaklaşan ve uzaklaşan kan hücrelerinden yansıyan ses dalgaları damarların farklı renklere boyanmasına neden olur. Böylece vücutta normalde ters yönde akım içeren atar ve toplar damarlar birbirinden ayırtedilebilir.

Ne İşe Yarar?
Renkli Doppler ultrasonografi ile vücudumuzun hemen her bölgesinde arter ve venlerdeki hastalıklar tanınabilirler.

Ultrason Hakkında Bilinmesi Gerekenler
Kan damarlarınızın incelenmesi için renkli Doppler ultrasonografi tetkiki yaptıracaksanız ultrason ile ilgili bilginiz olmasına veya geçmişte bu tetkiki yaptırmış olmanıza rağmen hala sorularınız olabilir. Bu sorular Amerikan Ultrasonografi Enstitüsü (AIUM) nün yayımlanmış verileri göz önüne alınarak cevaplandırılmaya çalışılmıştır.
Ultrason Nedir?
Ultrason insan kulağının duyamayacağı yükseklikte frekansa sahip ses dalgasıdır. Cildin üzerinde gezdirilen bir prob yardımıyla vücuda gönderilen ses iç organlardan geri yansır. Yansıyan dalgalar (ekolar) prob tarafından tekrar alınır ve elektronik bir cihaz yardımıyla iç organların ekranda izlenebilen görüntüleri haline dönüştürülür. Bu tip ultrason 2D veya iki-boyutlu ultrason olarak adlandırılır. Devamlı olarak değişen bu görüntüler videokasete veya film kağıdına kaydedilebilir.
Renkli Doppler Ultrason Nedir?
Kan akımını değerlendirmek için kullanılan özel bir ultrason tipidir.
Geri dönen ekoların oluşturduğu görüntüler küçük monitörden izlenir. Ayrıca hareket eden kanın yansıttığı, geri dönen ses dalgaları cihazdaki hoparlörlerden duyulabilir. Bu sesler ağaçlara çarpan rüzgarın sesine benzer. Doktorun ekranda görüntüleri daha rahat görebilmesi için incelemenin yapıldığı oda işlem sırasında karanlıktır.
Klinikte kullanılan birkaç çeşit Doppler ultrason tipi vardır:
1. Devamlı Dalga renkli Doppler Ultrason: Kan damarlarındaki akım hakkında bilgi sağlamak için ses dalgalarının amplitüdündeki değişiklikleri kullanır. Tetkiki yapan hekim daralmış bir bölgeden geçen kan akımını değerlendirmek için probun oluşturduğu sesleri dinler. Ses farklılıklarına gore tanıyı koyar.
2. Dupleks Doppler Ultrason: Dupleks Doppler ultrason kan damarlarının ve damarları çevreleyen organların görüntüsünü almak için standart ultrason yöntemlerini kullanır. Ayrıca bir bilgisayar Doppler seslerini, incelenen damardaki kan akımının hızı ve yönü hakkında bilgi veren grafiklere çevirir. Bu tip Doppler ultrasonla vücut içindeki yapıları görmek ve bu yapıların içindeki kan akımını değerlendirmek aynı anda mümkün olur. Bunu gerçekleştirmek için ultrason makinası aynı anda iki ultrason yöntemini birlikte kullanır. Sadece damardaki kan akımının değerlendirilmesi isteniyorsa dupleks Doppler ultrason kullanılır.
3. Renkli Doppler Ultrason: Kan damarlarının içerisinde akan kanı temsilen bir bilgisayar Doppler seslerini kan damarlarının görüntüleri üzerine düşürür. Damardaki kan akımının hız ve yönünü temsil eden renkler biçimine çevirir.

4. Power Doppler Ultrason: Power Doppler ultrason akan kana renkli Doppler ultrasondan 5 kat daha duyarlı olan tekniktir. Power Doppler ultrason standart renkli Doppler ultrason yöntemiyle çok zor veya imkansız olan görüntüleri elde edebilir. Ayrıca, power Doppler ultrason karaciğer, böbrekler, testisler gibi parankimatöz organlarda kan damarlarındaki akımı değerlendirmek için kullanılır.
Doppler Ultrasonografi Neden Yapılır?
Doppler ultrason incelemesi kan damarları ve kanın damarlardan geçişi hakkında çok önemli bilgiler verir. Özellikle atar damar ve toplar damarlardaki problemleri değerlendirmek için çok uygun bir yöntemdir. Vücudumuzun her yerinde kan damarları olduğundan Doppler ultrason vücudumuzun hemen hemen her yerinde kullanılabilir. En sık kullanılan bölgeler boyun, kalp, karın ve bacaklardır.
Boyunda, renkli doppler ultrason en sık şah damarlarını ve vertebral arterleri (karotis vertebral ) incelemek için kullanılır. Bu damarlar beyine kan taşırlar ve tıkanabilirler. Tıkanma ‘‘inme''ye neden olabilir. Doppler ultrason ile kan akımı ve yönünün doğru olup olmadığı hakkında bilgi edinilir.
Karın bölgesinde, Doppler ultrason başlıca tansiyon yüksekliğini araştırmak amacıyla böbreklerin, siroz gibi hastalıkları değerlendirmek için karaciğerin, dalak karın ağrısı nedenini araştırmak için barsaklara kan taşıyan damarların, tümör içi ya da komşuluğundaki damarların değerlendirilmesinde kullanılır.
PORTAL HİPERTANSİYON

İki anatomik ağ arasında kalan dolaşım bölümüne portal sistem denilmektedir. Hipofizin portal sistemi, karaciğerin portal sistemi gibi. Karaciğerin portal sistemi, sindirim sistemi ve dalağın venöz kapiller ağı ile başlar. Splenik ve mezenterik venlerin birleşerek oluşturduğu vena porta ile devam eder. Sinüsoid adı verilen karaciğer içi kapiller sistemde sonlanır. Portal kan sinüsoidlerde karaciğer hücreleri ile temastadır. V. Porta yoluyla gelen kan sinüsoidlerde kısmen arter kanı ile karışır sonra sentral venlere oradan da v. Hepatikalar yoluyla v. Cava inferiora gider. İstirahatte dakikada 800 ml olan portal kan akımı sindirim esnasında 1600 ml’ye çıkar. Bu esnada kollebe sinüsoidler açılır. Portal akımın önündeki direnç azaltılır. Basıncın artışı engellenir. Normal koşullarda portal basıncı ayarlayabilen sinüsoidler kendilerine ait bazı patalojik durumlarda bu özelliklerini kaybederler. Siroz bunun en sık karşılaşılan örneğidir. Sinüzoidler normal olmalarına karşın portal kanın buraya kadar erişemediği durumlarda (presinüsoidal nedenler) basınç düzenlenmesinde etkili olmazlar. Her iki durumdada portal basınç yükselir. Basınç artışı sinüsoidal direnç azaltılmasıyla kontrol edilemediğinden sistem içinde direnci azaltabilecek ikinci mekanizma devreye girmeye başlar. Portosistemik şantlar açılır.
Primer karaciğer hastalığı veya ekstrahepatik vasküler sistem anatomisindeki bozukluk sebebiyle portal basınç yükselebilir. Portal sistemdeki basınç yükselmesine paralel olarak osefagoastrik varisler oluşur, asit, hipersplenizim ve ensefalopati gelişir. Protal ven sisteminde diğer periferik santral venlerde görülen valv mekanizması olmadığından portasistemik şantlar kolaylıkla oluşur.


Bacaklardaki kan akımının değerlendirilmesinde, atar damarlardaki tıkanıklıkların, toplar damarlardaki pıhtıların yada bacak şişmesinin nedeninin gösterilmesinde temel yöntemdir.
Tetkik Öncesi Hazırlık Gerekir mi? Tetkik Sırasında Ağrı Olur mu?
Çoğu Doppler ultrason incelemesi için hazırlık gerekmez. Karın bölgesini içeren incelemeler için tetkik öncesi 6 saat açlık istenir. İnceleme sırasında kullanılan ve cilde sürülen jel kolayca silinebilmesine rağmen kolay yıkanabilen bir giysi giyilmesi önerilir. İnceleme ağrılı değildir.
Doppler ultrason incelemesi ortalama 15 – 60 dakika sürer. İşlemin süresi incelenecek vücut bölgesine ve anatomisinin zorluğuna göre değişir. Arteriyoskleroz (damar sertleşmesi) hastalığında damarları değerlendirmek güç olabilir ve tetkik daha fazla zaman alabilir.
Doppler ultrason konusunda uzmanlaşmış hekimler tarafından yapılır ve değerlendirilir.
Kontrol tetkikleri hastalığın tedaviye cevap verdiğini veya ilerlediğini değerlendirmek için gerekli olabilir.
Bilinen zararlı bir etkisi yoktur. Yıllardır yaygın olarak kullanılan tanısal ultrasona ait bildirilmiş yan etki bulunmamaktadır. Gelecekte ultrasonun olası biyolojik etkilerinin tanımlanması ihtimalinin olmasına rağmen, bugünkü bilgilerimiz ultrasonun hastalara faydalarının, eğer varsa bile, risklerinden daha ağır bastığı yönündedir.


VARİS NEDİR?

Derimizin altındaki yüzeyel toplardamarların yetmezliğidir. Bir başka deyişle, bacaktaki yüzeyel toplardamarların genişleyerek kıvrıntılı büküntülü bir görünüm alması ve derinin altında görünür olmasıdır. Bunun temel nedeni de toplardamarların içinde bulunan kapakçıkların bozulmasıdır. Varisler deriden gözüken kırmızı, mavi - mor ince ya da parmak kalınlığına varabilen damar genişlemeleri şeklinde görülebilir. Genetik yatkınlığı olanlarda, kadınlarda, ayakta uzun süreli kalmayı gerektiren meslek gruplarında (hekimler, öğretmenler vs) daha sık görülmektedır. Varisi olan kadınların hamilelik dönemlerinde varis şiddeti artabilmektedir. Günümüzde kapakçıkların bozuk olup olmadığı renkli Doppler ultrasonografi ile kolaylıkla tanınabilmektedir.

• PENİL RENKLİ DOPPLER
Sertleşme problemi (ereksiyon kusuru-impotans) varlığında penisin kan akımının bozuk olup olmadığına bakılır.

Ereksiyon Kusuru (İmpotans) Nedir?
Erkek cinsel organı penis, normal koşullarda yumuşak bir dokudur. Cinsel uyarı karşısında bu bölgeye kan getiren atar damarlarda akım artar. Kanın geriye dönüşünü sağlayacak toplar damarlarda ise kasılma olur. Peniste süngersi cisimler içerisinde hızla biriken kan geri çıkamaz. Bu birikme, penisin şişmesine ve sertleşmesine neden olmaktadır. Erkek cinsel organının cinsel birleşme için gereken sertliğe ulaşamaması impotans, iktidarsızlık olarak isimlendirilir.
Başlıca Nedenleri Nelerdir?
İmpotans bir hastalık değildir. Bir takım sorunların kendisini ikincil olarak gösterme şeklidir. Günümüzde bu sorun üzerinde ciddi çalışmalar yapılmış ve nedenleri 4 ana grupta belirlenmiştir:
1.Psikolojik nedenler
2. Fiziksel nedenler
3. Hem ruhsal hem fiziksel nedenler
4. Nedeni bilinmeyenler
Yaklaşık %85 olguda neden fiziksel (organik) dir. Olguların %10' dan biraz daha fazlası ise psikolojik nedenlidir. Yani bütün sorun kişinin düşüncelerinde saklıdır. %5 kadar olguda neden bilinememektedir. Bir erkekte bir kez impotans görüldüğünde, bunu hep yaşamak korkusu psikolojik nedenli impotansa dönüştürebilir. Eğer bir fiziksel neden bulunamıyorsa psikolojik impotans olduğu düşünülür. Kötü evlilikler, düşük cinsel performans, iş stresi, depresyon impotans nedeni olabilir.
Her erkek hayatında bir ya da birkaç geçici impotans dönemi yaşar.
Fiziksel impotans nedenleri arasında Diabetes Mellitus (şeker hastalığı), damar hastalıkları, pelvis bölgesinin ciddi operasyonları, bel kemiği travmaları gelir. Ayrıca;
Endokrin (hormonal) Nedenler: Ereksiyon için, başta testesteronun etkisine ihtiyaç vardır. Eksikliğinde mutlaka impotans görülmez. Tiroid hormonlarının eksikliği de tam olmayan ereksiyona neden olabilir. Prolaktin hormonunun fazlalığı testesteron yapımını azaltacağından ciddi impotansa neden olabilir.
Bazı ilaçlar: Östrojenler, anti-androjenler, LHRH analogları, beta blokerler, kalsiyum antagonistleri, MAO inhibitorleri, trisiklik anti-depresanlar da impotans nedeni olabilmektedir.
Madde Bağımlılığı İmpotans Yapar mı?
Alkol, sigara gibi madde bağımlılıkları da impotans konusunda ciddi sorunlar yaratmaktadır.
İmpotansta Renkli Doppler İnceleme Nasıl Yapılır?
www.radistanbul.com
www.goruntulememerkezi.com
www.ikinciduzey.com
http://radistanbul.blogspot.com

Renkli Doppler ultrasonografi ile penise arterler ile yeterli kan gelip gelmediği, yeterli kan geliyorsa, gelen kanın penis içerisinde yeterince kalıp kalmadığı (toplar damar kapaklarının sağlam olup olmadığı) tespit edilir.
Penis içi kapiller damarların genişlemesini sağlamak amacıyla inceleme sırasında penis içerisine damar genişletici bir ilaç -hasta yaşı göz önüne alınarak- belirli dozda verilir.
Penis cildi üzerine jel sürülerek ultrasonografi probu ile penis içi damarlar değerlendirilir.
İnceleme ağrılı değildir. Bazen penis içerisine verilen ilaç hafif yanma hissi verebilir.
İlk defa 1980' li yıllarda kullanılan renkli Doppler ultrasonografi, ereksiyon kusurunda patolojinin damar kaynaklı olup olmadığını belirler. Tetkikin yapıldığı odanın sessiz ve loş olması gerekir. Hastanın da gergin olmaması tetkikin doğruluk oranını artırır.
Peniste oluşan sertleşmenin kaybolma süresi bazen (özellikle psikolojik impotansta) uzayabilir. Bu nedenle test sonrası cinsel uyarı, mastürbasyon ve cinsel ilişkiden kaçınmalıdır.
Tetkikin Zararlı Etkisi Olur mu?
Renkli Doppler ultrasonografi ne inceleme sırasında ne de inceleme sonrasında hiç bir zarar vermez. Cinsel hayatı olumsuz yönde etkilemez.
www.radistanbul.com
www.ikinciduzey.com





• Ağız ve diş sağlığında en ileri görüntüleme teknikleri kullanılarak dijital panoramik diş röntgeni, temporomandibular ve sinüs grafileri ve sefalometrik röntgen çekimleri,
Mammografi çekimleri,
www.radistanbul.com
www.ikinciduzey.com



TİROİD ULTRASONOGRAFİSİ
Tiroid bezi boyunda yer alan ve metabolizmayı düzenleyen bir organdır. Diğer yüzeyel vücut organları gibi ultrasonografi ile kolaylıkla değerlendirilebilir. Tetkik ağrısızdır ve hazırlık gerektirmez. Tiroid ultrasonu guatr (tiroidin büyümesi), nodül (kistik, tümöral olabilir) araştırılması için kullanılabilir.
Jel sürülerek ses dalgası gönderen prob boyun üzerinde gezdirilir ve tiroid bezinden yansıyan ses dalgaları bilgisayar yardımıyla monitörde görüntü oluşturur. İncelemenin radyasyon riski yoktur. Tümör şüphesi varsa ultrason rehberliğinde ince iğne ile hücre örnekleri alınıp sitolojik inceleme yapılabilir.




KALÇA USG
KALÇA ULTRASONU
Yenidoğan ve süt çocukluğu döneminde kalça ekleminin değerlendirilmesinde kullanılan basit ve ağrısız bir yöntemdir.
Ne Zaman Yapılması Uygun Olur?
Doğumdan sonraki ilk günlerde yapılabilir. Anglo-Amerikan literatüründe işlem için en uygun zaman doğum sonrası 3. hafta ile 6. hafta arasıdır. Ancak 5-6 aya kadar (bebek kilolu değilse 10-12 aya kadar) yapılabilmesi mümkündür.

Nasıl Yapılır?

Bebek, bezi açık şekilde muayene masasına yan yatırılır. Ilık jel sürülmüş prob yardımıyla kalça eklemleri bacaklar düz ve kıvrılmış pozisyonda iken incelenir. Bebeğin ağlaması ve hareketleri işlemi güçleştireceğinden, sakin olması için inceleme öncesi doyurulması tavsiye edilir.
Ne Kadar Sürer?
Genellikle 5-15 dakika içerisinde biter.
Kalça ekleminin anormal gelişiminin ya da yerleşiminin gösterilmesinde son derece duyarlıdır. İncelemenin sonucu çıkık saptanırsa tedaviye erken başlanmış olacağından ameliyata gerek kalmaz. Bacağı kurbağa pozisyonunda tutan bandajların birkaç ay kullanılması ile kalça tamamen normale döner. Tedavinin etkinliği de ultrasonografi ile takip edilir.
Erken çocukluk döneminde açıklanamayan topallama olduğunda, kalça ekleminin geçici sinoviti denen, eklem hareketlerini sınırlayabilen iltihabi durum ultrasonografi ile görülebilir.
PEDİATRİK USG


MAMOGRAFİ
www.radistanbul.com
www.goruntulememerkezi.com
www.ikinciduzey.com

Memelerin düşük dozlu X ışını (Röntgen ışını) yardımı ile detaylı görüntüsünün çıkarılmasıdır.Meme muayenesi esnasında bulunan şüpheli bir kitlenin yerinin ve özelliklerinin belirlenmesi amacıyla yaygın ve etkin bir şekilde kullanılmaktadır. Elli yaşın üzerindeki kadınlarda bulunan kitlelerin %85 ile %90' ının hissedilebilir büyüklüğe ulaşmasından 2 yıl kadar önce mamografi ile belirlenebileceği tahmin edilmektedir. Meme kanseri açısından hiçbir risk faktörü bulunmayan, hiçbir şikayeti olmayan ve yıllık meme muayeneleri normal olan kadınlarda da belli aralıklarla meme kanseri tarama testi olarak rutin mamografi önerilmektedir.
Mamografi Ne Zaman Yaptırılmalıdır?
www.radistanbul.com
www.ikinciduzey.com

Mamografi incelemesine başlamadan önce mutlaka dikkatli bir meme muayenesi de yapılırsa tanı olasılığı artacaktır. Meme kanseri kadınlarda nispeten sık görülen bir kanserdir; kansere bağlı ölüm nedenleri arasında akciğer kanserinden sonra ikinci sırayı almaktadır. Her 12 kadından biri hayatının bir döneminde meme kanserine yakalanmakta ve her 25 kadından biri meme kanseri nedeniyle hayatını kaybetmektedir. Tarama testlerinin amacı bir hastalığın ortaya çıkacağını önceden anlamaya çalışmak veya hastalığı erken evrede yakalamaktır. Mamografinin kadınlara belli aralıklarla yapılmasının doktorlar tarafından şiddetle önerilmesinin nedeni, bu tarama testi sayesinde meme kanserinin erken tanınabilmesiyle hastalığa bağlı ölüm riskinin %25-80 oranında azaltılabilmesidir. Tarama amaçlı mamografiye meme kanseri açısından risk faktörleri bulunmayan kadınlarda 40 yaşında başlanmalı, 50 yaşına kadar 2 yılda bir, daha sonra yılda bir rutin olarak uygulanmalıdır. Yapılan meme muayenesinde bir sorun saptanması durumunda veya kadının her ay kendi yaptığı meme muayenesi esnasında bir kitle saptaması ve bunun doktor muayenesiyle doğrulanması durumunda mamografi yenilenir. Otuz yaşın altındaki kadınlarda meme dokusunun yoğun olması nedeniyle görüntülemenin zor olması, meme kanseri görülme olasılığının oldukça düşük olması nedeniyle rutin mamografi önerilmez. Bu yaş grubunda genellikle meme ultrasonografisi yapılır. Ailede (anne, kardeş) meme kanseri varsa veya meme kanseri risk faktörleri olan kadınlarda mamografi aralıkları hekim tarafından düzenlenir.
Tarama mamografi meme dokusunun adet döngüsünün içinde en iyi görüntülenebildiği dönemde yapılmalıdır. Bu dönem adet kanamasının başladığı ilk hafta içerisinde hormon seviyelerinin nispeten düşük olduğu günlerdir.
Mamografi Diğer Tetkiklerden Farklı mıdır?
Mamografi, özel bir röntgen cihazı yardımıyla her iki memenin sıkıştırılarak çeşitli pozisyonlarda filmlerinin alınmasıdır. Mamografi çekimi esnasında meme dokusunun iyice sıkıştırılmasının amacı daha küçük lezyonları görebilmek ve radyasyon dozunu en düşük seviyeye indirmektir.
Önceden Yaptırılmış Meme Tetkikleri Önemli midir?
Mamogramlar yorumlanırken genellikle önceki yıllardaki görüntüler de dikkate alınır. Bu nedenle mamografi filmlerinin ve raporlarının muhafaza edilmesi ve düzenli olarak radyoloji uzmanına sunulması son derece önemlidir.

Elde edilen görüntüler incelenirken meme dokusunda kitle, mikrokalsifikasyon (kireçlenme) aranır, süt bezlerinin meme dokusu içindeki yapısı ve dağılımına bakılır, meme cildinin kalınlığı, koltuk altı lenf bezlerinin durumu değerlendirlir.
Mamogramlarda saptanan kitlenin solid mi (tümöral) yoksa kistik mi (sıvı içerikli) olduğunu anlamak için doktor tarafından istenmemişse bile “ücret talep edilmeden” ultrasonografik ek inceleme (kontrol) yapılır. Kanser düşündüren bir görüntü varsa biyopsi önerilir.

Mamografi memedeki değişiklikleri hastanın kendisi ya da doktoru tarafından hissedilemeyecek kadar küçük iken görüntüleyebilir. Ele gelen kitle varsa, bunun kanser olup olmadığının belirlenmesinde kullanılır.

Biyopsi lokal anestezi sonrası kuşkulu dokudan iğne ile hücre örneği alınarak patoloji laboratuvarında kanser olup olmadığının belirlenmesi işlemidir. Ultrasonografi rehberliğinde yapılabilir.
MEME ULTRASONOGRAFİSİ

Bu yöntemde prob tarafından memeye gönderilen yüksek frekanslı ses dalgaları değişik dokulardan yansıyarak yine prob tarafından toplanır ve bilgisayarlar aracılığı ile monitörde görüntülenir, radyasyon içermez.

Muayenede ele gelen kitle veya mamografide anormal olduğu düşünülen bir alan ultrasonografi ile değerlendirilir. Ultrason özellikle tümör ile kisti (sıvı içeriklidir) ayırt etmekte faydalıdır

Otuzbeş yaşın altındaki kadınlarda ilk kullanılacak tanı yöntemidir. Radyasyon içermediği için hamile kadınlarda meme incelemesinde ideal yöntemdir.
Başka bir kullanım alanı da silikonlu memelerde sızıntı (kaçak) veya yırtık (rüptür) değerlendirmesidir.

Ayrıca meme enfeksiyonlarının tanısında da güvenle kullanılır.
Meme ultrasonu eşliğinde kist aspirasyonu ve biyopsi gibi girişimsel işlemler yapılabilir.

Sırtüstü yatar durumdaki hastanın memesine ses dalgalarının geçirgenliğini artıran jel sürülür. Prob meme cildinde yavaşça gezdirilir. Görüntüler ekranda izlenir.

Karşılaştırma gerekliliği nedeni ile iki meme de incelenmelidir. İşlem yaklaşık 20-45 dakika sürer.

MAMOGRAFİ
Memelerin düşük dozlu X ışını (Röntgen ışını) yardımı ile detaylı görüntüsünün çıkarılmasıdır.
Meme muayenesi esnasında bulunan şüpheli bir kitlenin yerinin ve özelliklerinin belirlenmesi amacıyla yaygın ve etkin bir şekilde kullanılmaktadır. Elli yaşın üzerindeki kadınlarda bulunan kitlelerin %85 ile %90' ının hissedilebilir büyüklüğe ulaşmasından 2 yıl kadar önce mamografi ile belirlenebileceği tahmin edilmektedir. Meme kanseri açısından hiçbir risk faktörü bulunmayan, hiçbir şikayeti olmayan ve yıllık meme muayeneleri normal olan kadınlarda da belli aralıklarla meme kanseri tarama testi olarak rutin mamografi önerilmektedir.
Mamografi Ne Zaman Yaptırılmalıdır?
http://www.goruntulememerkezi.com/
Mamografi incelemesine başlamadan önce mutlaka dikkatli bir meme muayenesi de yapılırsa tanı olasılığı artacaktır. Meme kanseri kadınlarda nispeten sık görülen bir kanserdir; kansere bağlı ölüm nedenleri arasında akciğer kanserinden sonra ikinci sırayı almaktadır. Her 12 kadından biri hayatının bir döneminde meme kanserine yakalanmakta ve her 25 kadından biri meme kanseri nedeniyle hayatını kaybetmektedir. Tarama testlerinin amacı bir hastalığın ortaya çıkacağını önceden anlamaya çalışmak veya hastalığı erken evrede yakalamaktır. Mamografinin kadınlara belli aralıklarla yapılmasının doktorlar tarafından şiddetle önerilmesinin nedeni, bu tarama testi sayesinde meme kanserinin erken tanınabilmesiyle hastalığa bağlı ölüm riskinin %25-80 oranında azaltılabilmesidir. Tarama amaçlı mamografiye meme kanseri açısından risk faktörleri bulunmayan kadınlarda 40 yaşında başlanmalı, 50 yaşına kadar 2 yılda bir, daha sonra yılda bir rutin olarak uygulanmalıdır. Yapılan meme muayenesinde bir sorun saptanması durumunda veya kadının her ay kendi yaptığı meme muayenesi esnasında bir kitle saptaması ve bunun doktor muayenesiyle doğrulanması durumunda mamografi yenilenir. Otuz yaşın altındaki kadınlarda meme dokusunun yoğun olması nedeniyle görüntülemenin zor olması, meme kanseri görülme olasılığının oldukça düşük olması nedeniyle rutin mamografi önerilmez. Bu yaş grubunda genellikle meme ultrasonografisi yapılır. Ailede (anne, kardeş) meme kanseri varsa veya meme kanseri risk faktörleri olan kadınlarda mamografi aralıkları hekim tarafından düzenlenir.
Tarama mamografi meme dokusunun adet döngüsünün içinde en iyi görüntülenebildiği dönemde yapılmalıdır. Bu dönem adet kanamasının başladığı ilk hafta içerisinde hormon seviyelerinin nispeten düşük olduğu günlerdir.
Mamografi Diğer Tetkiklerden Farklı mıdır?
Mamografi, özel bir röntgen cihazı yardımıyla her iki memenin sıkıştırılarak çeşitli pozisyonlarda filmlerinin alınmasıdır. Mamografi çekimi esnasında meme dokusunun iyice sıkıştırılmasının amacı daha küçük lezyonları görebilmek ve radyasyon dozunu en düşük seviyeye indirmektir.
Önceden Yaptırılmış Meme Tetkikleri Önemli midir?

Mamogramlar yorumlanırken genellikle önceki yıllardaki görüntüler de dikkate alınır. Bu nedenle mamografi filmlerinin ve raporlarının muhafaza edilmesi ve düzenli olarak radyoloji uzmanına sunulması son derece önemlidir.
Mamografi Filmi Okunurken Nelere Dikkat Edilir?

Elde edilen görüntüler incelenirken meme dokusunda kitle, mikrokalsifikasyon (kireçlenme) aranır, süt bezlerinin meme dokusu içindeki yapısı ve dağılımına bakılır, meme cildinin kalınlığı, koltuk altı lenf bezlerinin durumu değerlendirlir.
Mamogramlarda saptanan kitlenin solid mi (tümöral) yoksa kistik mi (sıvı içerikli) olduğunu anlamak için doktor tarafından istenmemişse bile “ücret talep edilmeden” ultrasonografik ek inceleme (kontrol) yapılır. Kanser düşündüren bir görüntü varsa biyopsi önerilir.
Çok Küçük Tümörler Mamografide Görülür mü?

Mamografi memedeki değişiklikleri hastanın kendisi ya da doktoru tarafından hissedilemeyecek kadar küçük iken görüntüleyebilir. Ele gelen kitle varsa, bunun kanser olup olmadığının belirlenmesinde kullanılır.
Meme Biyopsisi Nedir? Ne Zaman Yapılır?

Biyopsi lokal anestezi sonrası kuşkulu dokudan iğne ile hücre örneği alınarak patoloji laboratuvarında kanser olup olmadığının belirlenmesi işlemidir. Ultrasonografi rehberliğinde yapılabilir.
MEME ULTRASONOGRAFİSİ

Bu yöntemde prob tarafından memeye gönderilen yüksek frekanslı ses dalgaları değişik dokulardan yansıyarak yine prob tarafından toplanır ve bilgisayarlar aracılığı ile monitörde görüntülenir, radyasyon içermez.
Hangi Amaçlarla Ultrasonografi Yapılır?

Muayenede ele gelen kitle veya mamografide anormal olduğu düşünülen bir alan ultrasonografi ile değerlendirilir. Ultrason özellikle tümör ile kisti (sıvı içeriklidir) ayırt etmekte faydalıdır
Ultrasonografinin Mamografiye Tercih Edildiği Durumlar Var mıdır?

Otuzbeş yaşın altındaki kadınlarda ilk kullanılacak tanı yöntemidir. Radyasyon içermediği için hamile kadınlarda meme incelemesinde ideal yöntemdir.
Başka bir kullanım alanı da silikonlu memelerde sızıntı (kaçak) veya yırtık (rüptür) değerlendirmesidir.

Ayrıca meme enfeksiyonlarının tanısında da güvenle kullanılır.
Meme ultrasonu eşliğinde kist aspirasyonu ve biyopsi gibi girişimsel işlemler yapılabilir.
Nasıl Yapılır?

Sırtüstü yatar durumdaki hastanın memesine ses dalgalarının geçirgenliğini artıran jel sürülür. Prob meme cildinde yavaşça gezdirilir. Görüntüler ekranda izlenir.
Ne Kadar Sürer?

Karşılaştırma gerekliliği nedeni ile iki meme de incelenmelidir. İşlem yaklaşık 20-45 dakika sürer.
• KEMİK YOĞUNLUĞU ÖLÇÜMÜ
• Kemik kütlesinde genel bir azalma olarak tanımlanan osteoporoz, kadınlarda, yaşlılarda, beslenme bozukluğu olanlarda, sigara tiryakilerinde, aşırı kahve ve alkol alanlarda sık görülür. Kemik kütlesindeki azalma % 20 - 40 oranına ulaştığında, röntgen filmlerinde de görülebilir. Kemik kütlesindeki kayıp bu kadar büyük boyutlara ulaşmadan, daha erken osteoporoz tanısı için DEXA yöntemi geliştirilmiştir. Bu yöntemde çok düşük dozda röntgen ışınları kullanılarak, osteoporozun ilk ortaya çıktığı bel omurları ( L1 - L4 ) ve Femur (Uyluk) kemiğinin kalçaya yakın kesimleri taranır. Bu yöntem ile sadece kemik kütlesinin ölçümü yapılmaz, aynı zamanda gençlere ve karşılaştırmalı gruplara oranla kırılma riskini de hesaplar.

• Hizmet verilen ilçeler, İSTANBUL ANADOLU YAKASI tüm ilçe ve semtleri başta tüm İSTANBUL
• ÜMRANİYE, ÜSKÜDAR, BEYKOZ, AĞVA, ŞİLE, ÇEKMEKÖY, ALEMDAĞ, REŞADİYE, TAŞDELEN, SULTANBEYLİ, PENDİK, KARTAL, MALTEPE, TUZLA, GEBZE
• UYGUN TETKİK VE GÖRÜNTÜLEME FİYATLARI İLE İSTANBULDA BULUNAN TÜM KAMU VE ÖZEL HASTANE HASTALARINA HİZMET VERİLMEKTEDİR.



RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ BİLGİLER

Son dört yıldır ÜMRANİYE SONDURAKTA hizmet vermekteyiz.
Amacımız güncel teknolojiyi deneyimli bir ekip ve uygun fiyatlarla hastalarımıza ulaştırmaktır.
Vizyonumuz gelecekte bir MARKA olmak, teknolojiyi yakın takip etmek, kendimizi sürekli geliştirmektir.
Hizmet verdiğimiz modaliteler hakkında bilgiler:

KEMİK MİNERAL DANSİTOMETRİ
Kemik erimesi, mevcut kemik kütlesinin, mineral içeriğinin azalması ve zayıflaması sonucu süngerimsi hal alması ve kolayca kırılabilir bir duruma gelmesidir. Sonucunda da başta sırt bölgesi olmak üzere vücutta dinmeyen ağrılar, boy kısalığı ve kırıkların oluşumlarını görmekteyiz.
KEMİK DANSİTOMETRE

Kemiklerin yapısında yer alan maddelerin yoğunluğunu ölçen bir yöntemdir. Bu yöntemle kemik madde kaybı (osteoporoz) saptanır.

Osteoporoz Nedenleri Nelerdir?
1. Primer (yaş, cinsiyet, sigara, aşırı alkol tüketimi gibi yaşam tarzına bağlı nedenler)
2. Sekonder (hastalıklar ve ilaçlar) sonucu oluşan madde kaybı
Güvenli midir?
Günlük hayatta bilgisayar kullanırken alınan radyasyon kadar X ışını kullanılır. Hiçbir yan etkisi yoktur.
İnceleme Nasıl Yapılır?

Yaklaşık 15 dakika civarında yatarak yapılan bir işlemdir. Ağrı ve acı kesinlikle yoktur. Sadece kımıldamadan yatmak gerekmektedir.

Kimlere Yapılır?
Kemik kaybı riskinin yüksek olduğu, menopoz sonrası kadınlar için ilk çekim normal ise 3 yılda bir kontrol amaçlı çekimler önerilmektedir. Kemik kaybı söz konusu ise kontrol periyodunu tedaviyi yapan hekim belirleyecektir.
Hazırlık Gerekir mi?
Hiçbir ön hazırlık gerekmemektedir, günün her saatinde çekilebilir.
Kemik mineral dansitometrisi kemik yoğunluğunun ölçülmesidir. Yani kemiğin kırılganlık riskini belirleyen bir ölçüm yöntemidir.40 yaş ve üzeri kadınlar mutlaka kemik yoğunluğu ölçümü yaptırmalıdırlar. Çünkü günümüzde kadınlar doğum sayısı, sigara kullanımı, yanlış beslenme alışkanlıkları, yeterli egzersiz yapamama gibi nedenler ile yüksek risk altındadırlar.Kemik erimesi kadınlara özgü bir hastalık değildir, erkeklerde de görülmektedir. Özellikle bazı metabolik hastalıklar,kortizon gibi ilaçların kullanımı kemik erimesine neden olurlar.
ULTRASON US USG ULTRASONOGRAFİ
Yüksek frekanslı ses ( ultrasound ) dalgalarının farklı yoğunluktaki doku yüzeylerinden yansıması ile iç organların görüntülenmesidir.
Yumuşak doku patolojilerinin incelenmesinde ve organların sınırlarının belirlenmesinde kullanılan bir yöntemdir. Sıvılarda yansıma olmadığından kistik yapılar solid yapılardan kolayca ayrılabilirler.
İç organ patolojilerinin tespitinde hastayı rahatsız etmeden kolay uygulanabilen noninvaziv bir yöntem olması nedeniyle tercih edilmektedir.
Ultrason öncesinde ön hazırlık gerebilir. Bu nedenle randevu alınması ve randevu sırasında verilecek bilgilere dikkat edilmesi önemlidir.
GEBELİKTE ULTRASON
Bebeğin sayısı, geliş şekli, duruş şekli, anatomik yapısı, plasenta yerleşimi, amnion sıvı miktarı, gebelik yaşı, annedeki pelvik kitlelerin değerlendirilmesi için kullanılan en iyi yöntemdir. Ultrasonografinin bebek üzerinde şimdiye kadar kanıtlanmış bir yan etkisi bildirilmemiştir. Bilakis günümüzde gebelik takibinde güvenilir yöntemlerden biridir.
• Erken gebelikte gebeliğin normal olup olmadığını ( dış gebelik, çoğul gebelik, mol, bozulmuş gebelik,...), gebelik yaşını saptamak için,
• 11-14. haftalar arasında ense pilisi kalınlığı –nuchal translucency- ölçümü için,
• 19-23. haftalar arasında ( ayrıntılı ultrason detaylı fetal analiz ) anomali taraması için,
• 32. haftadan sonra bebek gelişiminin değerlendirilmesi için ultrason yapılmaktadır.

MEME ULTRASONOGRAFİSİ
Tanı ve tarama metodu olarak kullanılan meme ultrasonografisinde iyonize ışınlar kullanılmadığı ve insan sağlığına zararı tesbit edilmediği için günümüzde noninvaziv, ekonomik bir yöntem olarak kullanılmaktadır. Adölesan dönemde, genç kadınlarda ve hamilelik döneminde primer görüntüleme yöntemidir. Bir çok meme kanserleri ultrasonografi ile tanınabilmektedir. Ancak ele gelmeyen kitlelerde yetersiz kaldığı için meme ultrasonografisi tek başına değil, mammografi ile beraber yapılmalıdır. Mammografiyi tamamlayıcı bir yöntem olarak kullanılmalıdır.
PROSTAT ULTRASONOGRAFİSİ
Ultrasonografinin prostat kontrolünde avantajları hastaya zarar vermemesi, kolay uygulanması, maliyetinin düşük olması ve iyonize radyasyon içermemesidir. Transabdominal ultrason işleminde prostatın boyutu, ağırlığı ve anatomik şekli belirlenir. Transrektal ultrason işleminde bunların yanı sıra prostatın doku detayları da değerlendirilmektedir. Bu işlem esnasında Renkli Doppler ve Power Doppler metodları ile kanserden şüphelenilen alanların kanlanması değerlendirilebilmektedir.
4 BOYUTLU ULTRASON
4 boyutlu ultrasonografi klasik 2 boyutlu ultrasonografi kullanımını gereksiz kılacak ölçüde bir yöntem değildir. Her ikisinin de avantajlı olduğu üstünlükleri vardır. Örneğin, yarık damak ve dudak anomalilerinin saptanmasında, kol ve bacaklardaki bazı detay anomalilerin görülmesinde, nöral tüp defektlerinde 4 boyutlu ultrasonografi daha detaylı bilgi verebilmektedir. Buna karşın 2 boyutlu ultrasonografi bebeğin iç organlarını değerlendirmede hala 4 boyutlu ultrasonografiden üstündür.
4 boyutlu ultrasonografi ile anne ve baba adayları doğmamış bebeklerinin gerçek görünümü ile normalde doğumdan sonra kurulması beklenen duygusal bağlarını daha önceden oluşturmaktadırlar.
Görüntüler video formatında CD'ye kaydedip korunabilmektedir.
JİNEKOLOJİK ULTRASONOGRAFİ
Ultrason, insanların duyabileceğinden daha yüksek frekansa sahip bir sestir. Cildin üzerine veya vajina gibi bir vücut boşluğuna yerleştirilen prob adlı bir cihazla vücuda gönderilen ses dalgaları iç organlar tarafından geri yansıtılır. Dönen sesler (ekolar) aynı prob tarafından alınarak bir bilgisayar vasıtasıyla monitörde resme dönüştürülür. Ultrason görüntüleri videoteyp, film veya kağıda kayıt edilebilir. Tanısal ultrason tetkiki genellikle sonografi veya ultrasonografi olarak adlandırılır.

Ultrason Güvenli midir?
Ultrasonun tıbbi amaçlı kullanımına bağlı bilinen zararlı bir etkisi yoktur. Tanısal ultrasonun uzun yıllardır devam eden yaygın kullanımı herhangi bir yan etki ortaya çıkarmamıştır. Hayvanlarda yapılan çalışmalar tanısal ultrasonun herhangi bir yan etkisi olmadığını göstermiştir.
Neden Yapılır?
Elle yapılan pelvik muayenenin sağladığı bilgiler yeterli olmayabilir. Pelvik ultrason ile rahim ve yumurtalıklar görüntülenebilir. Ultrason elle yapılan muayene bulgularını açıklamak için yardımcı olabilir veya ek bilgiler sağlayabilir. Pelvik ultrason tetkikinin en sık yapılma nedenleri:
-Kasık ağrısı
-Anormal vajinal kanama,
-Jinekolojik muayene sırasında şüpheli kitle araştırılmasıdır.
Pelvik Ultrason Nasıl Yapılır?
Bu konuda profesyonel eğitim almış doktor tarafından yapılır. Pelvik bölgenin ultrason tetkiki için 2 yöntem vardır:
1. Transabdominal Ultrason: Karnın alt bölgesinde cilt üzerine yerleştirilen bir prob yardımıyla yapılır.
2. Transvaginal Ultrason: İnce çubuk şeklindeki prob üzerine koruyucu bir kılıf geçirilerek buna kayganlaştırıcı bir jel sürülür ve vajinaya yerleştirilir.
Ultrason Tetkiki Ne Kadar Sürer?
10-15 dakika kadar sürer.
Özel Bir Hazırlık Gerekir mi?
Abdominal inceleme sırtüstü yatar vaziyette yapılır. Daha iyi görüntü almak için mesane dolu olmalıdır. İşlemden önce su içmek ve idrara çıkmamak gerekir.
Vajinal inceleme jinekolojik muayene pozisyonunda yapılır. İşlemden önce idrar kesesi boşaltılmalıdır.
Ultrason Abdominal mi Yoksa Vajinal Yoldan mı Yapılmalıdır?
Bu karar tetkikin yapılma sebebine bağlıdır. Bazı durumlarda sadece karın ultrasonu yapılması gerekebilir, bazı durumlarda ise sadece vajinal ultrason yeterli olacaktır. Ancak çoğu kez hem karın hem de vajinal ultrason gerekir. Bu kararı doktorunuz verecektir.
Her bir incelemenin ayrı avantajları vardır. Abdominal yaklaşımla tüm pelvik bölgenin panaromik görüntüleri alınabilir. Bu yolla iç organların birbiri ile ilişkisi görülebilir. Vajinal yolla, prob inceleme alanına daha yakın olduğu için daha iyi görüntüler elde edilir. Vajinal yolla yapılan ultrason tetkiki erken gebelik döneminde fetal kalp atışlarını görmek, rahimin iç tabakasını değerlendirmek ve yumurtalıklardaki bir kistin boyutlarını ölçmek için çok faydalıdır.
Vajinal Ultrason Zararlı mıdır?
Ağrısız bir işlemdir. Genellikle jinekolojik muayeneden daha rahattır. Eğer vajinal kanama varsa, hamilelik olsa bile vajinal ultrasonun bir zararı yoktur.

Doppler Ultrason Nedir?

Pelvik organlara ve vücudun diğer kısımlarına giden kan akımını değerlendirmek için kullanılır. Kan akımları ultrason cihazının mikrofonundan duyulabilir, grafik ve renklerle gösterilebilir. İşlem sırasında acı hissedilmez. Doppler ultrason tetkikinin yapılmasına genellikle inceleme sırasında karar verilir.

ENDOANAL ULTRASONOGRAFİ

Terminolojik olarak anal ultrasonografi, rektal ultrasonografi, ERUS gibi isimler ile de anılmaktadır. Anüs ve çevre dokuların patolojilerinin incelenmesinde kullanılmaktadır. Küçük çaplı prob kullanıldığında anal kanal anatomisinin değişmemesi avantaj oluşturmaktadır.

Hangi Durumlarda Kullanılır?

1. Anal inkontinans (gaz-dışkı kaçırma): Sfinkter kasları ve çevre dokuların sağlam olup olmadığı görülmektedir.

2. Bilinen rektal ve/veya anal kanser: Hastalığın evresini (yayılımını) belirlemede kullanılmaktadır. Ayrıca, tedavi sonrası hastalığın durumunu belirlemede de kullanılabilmektedir.

3. Perianal fistül: Anüs çevresindeki akıntılı durumlarda genellikle, altta yatan bir fistül (iltihabi traktüs) vardır. Fistülün tedavisinden önce yayılımı ve şekli belirlenirse tedavi başarısı artmaktadır. Bu nedenle fistüllerin trasesini belirlemede tercih edilen bir yöntemdir.

4. İç hemoroid: Anal kanal duvarında gelişen kıvrımlı toplardamarlar bu yöntemle kolaylıkla tanınabilmektedir. İnceleme sırasında anal kanal anatomisi bozulmadığından dolayı hemoroidlerin yerleşim yeri doğru olarak tanımlanmaktadır.

5. Anüste çatlak (fissür): Ağrılı bir durum olmakla birlikte günümüzde mevcut olan küçük çaplı problar rahatlıkla kullanılabilmektedir.

Nasıl Yapılır?

Hasta yatar pozisyonda iken (genellikle sol yanına yatmaktadır) 360 derece görüş açısı olan çubuk şeklinde problar ile inceleme gerçekleştirilmektedir. Tetkik endikasyonuna göre probun ucundaki balon, gazsız su ile şişirilmektedir. Fistülün iç ağzının anüs ya da rektuma açılımı konusunda şüphe varsa, fistülün dış ağzından küçük miktar hidrojen peroksid (oksijenli su) verilmesine gereksinim olabilmektedir.

Kim Yapar?

İncelemeyi konusunda deneyimli radyoloji hekimi yapmaktadır.

Tetkikin Zararlı Etkisi Var mıdır?

Röntgen gibi iyonize radyasyon kullanılmadığından ultrasonun bilinen zararlı bir etkisi yoktur.

Hazırlık

Genellikle hazırlığa gereksinim olmamakla birlikte rektal tumör evrelemesi gibi durumlarda fleet enema ile hazırlık gerekebilmektedir.

RENKLİ DOPPLER ULTRASONOGRAFİ
Bir organın veya damarının kan akımını inceleyerek, akımın miktarı, akımı engelleyen yapı varlığı, akımın normal yönde olup olmadığı değerlendirilebilir. Atardamarlar kırmızı toplardamarlar mavi renk şeklinde görülür.
Renkli Doppler Ultrasonografi incelemesi ile:
Kol ve bacak damarları
Karaciğeri besleyen damarlar
Böbreği besleyen damarlar
Boyun damarları
Gebelerde, anneye ve fetusa ait damarlar
OBSTETRİK ULTRASONOGRAFİ
Ultrasonografi, gebelik takibinde kullanılan kolay uygulanabilir, etkili, güvenli bir yöntemdir. Anne adayının karın cildine temas eden prob aracılığı ile yüksek frekanslı ses dalgaları gönderilir. Ses dalgaları fetüsün dokularından değişik miktar ve şekilde yansıyarak geri döner. Ekolar bilgisayar tarafından işlenerek monitore görüntü olarak aktarılır.

Hangi Durumların Tanısında Yararlanılır?

Anne karnındaki bebeğin kalp atımları ve hareketleri izlenir. Embriyo (12 haftadan küçük bebekler) ve fetüsteki (12 haftadan büyükler) muhtemel anormallikler saptanır. Çesitli ölçümler yapılarak bebeğin gelişimi değerlendirilir.
Röntgen gibi iyonize radyasyon kullanılmadığından ultrasonun fetüse bilinen zararlı bir etkisi yoktur.

1. Gebeliğin Erken Tanısı: Gebelik kesesi transvajinal ultrasonografi ile son adet tarihinden itibaren 4-5 haftalarda saptanabilir. Özellikle son adet tarihini hatırlamayanlarda fetüsün belirli uzunluklarının ölçümü ile gebelik yaşının tayini yapılabilir. İlerleyen gebelik döneminde ise fetüsün gelişimi bacak (uyluk kemiği) uzunluğu, kafa ve karın çevreleri ölçülerek değerlendirilir.

2. Düşük Tehdidi: Embriyonun ve fetüsün canlı olup olmadığı değerlendirilir. Bebek anne karnında ölmüş (missed abortus), hiç gelişememiş (bos gebelik kesesi) ya da uterus (rahim) dışında yerleşmiş (dış gebelik) olabilir. Ya da gebelik embriyo yerine tümör gelişimi şeklinde olabilir (mol gebelik).

3. Plasenta Anomalileri: Plasentanın yeri (rahim ağzını kapatıp kapatmadığı) ve diğer plasenta anomalileri gösterilebilir.

4. Çoğul Gebelikler: Ultrason ile tanı konulur. Bebeklerin pozisyonu, plasenta ve amniyon keselerinin sayısı değerlendirilir.

Ne Zaman Yapılmalıdır?

Gebelik süresince normal olmayan şüpheli bir durumun varlığında ultrason yapılabilir. Adet gecikmesinden 1-2 hafta sonra gebeliğin saptanması ve bu gebeliğin intrauterin (rahim içerisine yerleşmiş) normal bir gebelik olduğunun görülmesi için ultrasonografi yapılmalıdır. Bunun dışında 11-14 ve 19-24 haftalarda herhangi anomali araştırılması, 34. haftadan sonrada bebeğin büyüklüğünü ve pozisyonunu görmek için ultrasonografi uygulanır. Ülkemizde bazı Kadın-Doğum doktorları her rutin muayenede ultrasonografik inceleme yapmaktadır. Ancak daha ayrıntılı inceleme için bir veya iki kez sonografi uzmanından ikinci düzey ultrasonografi isteyenler de vardır. İkinci düzey inceleme için çözünürlüğü çok yüksek olan, renkli Doppler de yapabilen cihazlar kullanılır.
Kullanılan Yöntemler

Gebeliğin erken döneminde ve gebelik harici tüm jinekolojik incelemelerde çubuk şeklinde problar ile yapılan vajinal ultrasonografi uterus, overler ve embriyonun çok daha ayrıntılı görüntülenmesine imkan verir. Bu yöntemde mesanenin dolu olmasına gerek yoktur (zaman kaybı olmaz).
Doppler ultrasonografi ile bebeğin damarlarındaki kan akımları değerlendirilir ve bebeğin gelişmesi ile ilgili ek bilgiler elde edilir (örn: beynin beslenmesi). Son zamanlarda 3 boyutlu ultrasonografi ile de gebelik incelemeleri yapılmaktadır.

Erkeklerde testisleri besleyen damarlar VARİKOSEL

Varikosel spermatik kordda gelişen genişlemiş venlerdir. Spermatik kord kan damarları, lenfatik damarlar, sinirler ve sperm taşıyan kanallardan (vas deferens) oluşur. Bu venlerdeki kapaklarda hasar meydana gelirse bozulan kan dolaşımı venlerde genişlemeye ve kanın durağanlaşmasına neden olur. Varikosel bir ya da iki taraflı olabilir. Ancak, hastaların %85' inde sol tarafdadır. Varikoselin görülme oranı %10-20' dir, en sık 15 - 25 yaş arasında rastlanır.

Varikoselin Zararlı Etkisi Nedir?
Testislerin etrafında genişlemiş venler içerisinde artmış kan ısısı hipertermik etki ile spermlere zarar verdiğinden infertiliteye (kısırlık) neden olabilir.
İnfertil erkeklerin %40' ında varikosel saptanır. Sekonder infertil (daha önce çocuk sahibi olup ta sonradan kısır olan) erkeklerde ise bu oran %80' e ulaşır.
Varikosel Belirtileri Nelerdir?
Semptomlar; testiste ağrı, infertilite, testislerde küçülme (atrofi), palpe edilebilen ya da dışardan gözle görülebilen genişlemiş venlerdir.
Nasıl Tanınır?
İleri evre varikoseller gözle görülebilir. Orta evre varikoselleri muayene sırasında hekiminiz elle tanıyabilir. Erken evre varikosellerin tanısında ise yardımcı tanı yöntemlerine ihtiyaç duyulabilir. Bu yöntemler;
• Renkli Doppler ultrasonografi
• Termografi
• Venografi
• Semen analizi; varikosel kaynaklı infertilitede tipik olarak gelişimi tamamlanmamış, hasarlı veya ölü spermler görülür.
Tedavi Ne Zaman Önerilmektedir?
Varikosel ağrı yapıyorsa, testislere zarar veriyorsa (küçülme, atrofi gibi), kısırlığa neden oluyorsa cerrahi ligasyon tedavisi önerilmektedir.
Tedavi Sonrası Tekrarlar mı?
Tedavi sonrası hastaların %5-20' sinde varikosel tekrarlayabilir. Hastaların %2-5' inde testislerin etrafında sıvı birikimi (hidrosel) oluşabilir.

Ameliyat Olmakla Çocuk Sahibi Olma Şansı Artar mı?

Varikosel ameliyatı olmuş hastaların yaklaşık yarısı ameliyat sonrası birinci yıl içerisinde çocuk sahibi olurlar.

Gözü besleyen damarlar
Vücudun herhangibir bölgesinde oluşan bir kitlenin kanlanması incelenebilir.
İç organlar hariç, inceleme öncesinde önemli bir hazırlık gerekmemektedir. Ancak karın içindeki bir organ (karaciğer, pankreas, böbrek v.b.) incelenecek ise 6 saatlik açlık ile, oluşabilecek gazı engelleyerek incelemenin daha kaliteli gerçekleşmesi sağlanır.
Renkli Doppler Ultrasonografi incelemesi, tıpkı Ultrasonografi incelemesinde olduğu gibi radyasyon içermeyen bir tanı yöntemidir. Yanlızca ultrason enerjisi (yüksek frekanslı ses) kullanılır.
MAMMOGRAFİ VE USG MEME
Mammografi düşük dozda X ışını aracılığı ile meme dokusunun görüntülenmesidir. Her memeye 2 adet olmak üzere toplamda 4 film çekilir.
Hiçbir şikayeti olmasa da tüm kadınların;
• 35-40 yaş arasında baz oluşturacak bir mammografi çektirmesi,
• 40 yaşından sonra 2 yılda bir,
• 50 yaşından sonra her yıl meme kanseri taraması yaptırması gerekmektedir.
Çünkü meme kanserinin en erken bulgusu olan küçük küme mikrokalsifikasyon spiküle kitle ve kireçlenme odaklarını gösterebilen tek yöntem mammografidir. Meme kanserinin büyüyüp ele gelecek kadar kitle oluşturması ise bu aşamadan yıllar sonraya tekabül eder.
Tüm kanserlerde olduğu gibi meme kanserinin de tedavisindeki başarı erken teşhis ve erken tedavi ile mümkündür.
Mammografi çekim işlemine gelirken beraberinde eski filmlerinde getirilmesi ve her seferinde eski filmler ile karşılaştırma yapılması gerekmektedir.
DİJİTAL PANORAMİK RÖNTGEN
Diş röntgeni dişlerin, kemik ve dişetlerinin birlikte görüntülendiği bir röntgendir. Diş hekiminin klinikte muayene ile görünmeyen kısımlarını göstermeye yarayan dişler yada çenelerle ilgili problemleri teşhis etmesine yardımcı bir yöntemdir. Örneğin başlangıç çürüklerinin tespiti, özellikle diş minesi sağlıklı gibi dursa da çürük dişlerin ya da diş eti çizgisinin arkasına gizlendiğinde, ağızdaki absenin hangi dişten kaynaklandığı, periodontal hastalıktan dolayı kemiğin zarar görmesi,dişlerdeki yapı bozuklukları, kök kırıkları, kist ya da tümörler röntgenle tespit edilebilir.
















KEYWORDS RAD İSTANBUL RAD İSTANBUL GÖRÜNTÜLEME RADİSTANBUL ANADOLU YAKASI GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836 GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ 0-216-5218836 RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836 GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ
GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ÜSKÜDAR ÇEKMEKÖY ŞİKLE TAŞDELEN REŞADİYE AĞVA ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ALTUNİZADE BAĞLARBAŞI ÜSKÜDAR ŞİLE ÜMRANİYE AĞVA GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MEKEZİ DOPLER DOPPLER RENKLİ DOPPLER DİJİTAL PANORAMİK SEFALOMETRİK RÖNTGEN MAMOGRAFİ MAMMOGRAFİ KEMİK ERİME TESTİ KEMİK MİNERAL DANSİTOMETRİ OSTEOPOROZ TAKİP TARAMA
RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836 GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ 0-216-5218836 RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836
GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ÜSKÜDAR ÇEKMEKÖY ŞİKLE TAŞDELEN REŞADİYE AĞVA ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ALTUNİZADE BAĞLARBAŞI ÜSKÜDAR ŞİLE ÜMRANİYE AĞVA GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MEKEZİ DOPLER DOPPLER RENKLİ DOPPLER DİJİTAL PANORAMİK SEFALOMETRİK RÖNTGEN MAMOGRAFİ MAMMOGRAFİ KEMİK ERİME TESTİ KEMİK MİNERAL DANSİTOMETRİ OSTEOPOROZ TAKİP TARAMA GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE KARTAL MALTEPE PENDİK TUZLA GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836 GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ 0-216-5218836 RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836
GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ÜSKÜDAR ÇEKMEKÖY ŞİKLE TAŞDELEN REŞADİYE AĞVA ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ALTUNİZADE BAĞLARBAŞI ÜSKÜDAR ŞİLE ÜMRANİYE AĞVA GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MEKEZİ DOPLER DOPPLER RENKLİ DOPPLER DİJİTAL PANORAMİK SEFALOMETRİK RÖNTGEN MAMOGRAFİ MAMMOGRAFİ KEMİK ERİME TESTİ KEMİK MİNERAL DANSİTOMETRİ OSTEOPOROZ TAKİP TARAMA
ÜMRANİYE ŞUBESİ : GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836 GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ 0-216-5218836 RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836
http://www.goruntulememerkezi.com/
GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ÜSKÜDAR ÇEKMEKÖY ŞİKLE TAŞDELEN REŞADİYE AĞVA ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ALTUNİZADE BAĞLARBAŞI ÜSKÜDAR ŞİLE ÜMRANİYE AĞVA GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MEKEZİ DOPLER DOPPLER RENKLİ DOPPLER DİJİTAL PANORAMİK SEFALOMETRİK RÖNTGEN MAMOGRAFİ MAMMOGRAFİ KEMİK ERİME TESTİ KEMİK MİNERAL DANSİTOMETRİ OSTEOPOROZ TAKİP TARAMA MAMOGRAFİ KEMİK DANSİTOMETRİ PANORAMİK DİJİTAL RÖNTGEN SEFALOMETRİK DİJİTAL RÖNTGEN DÖRT BOYUTLU RENKLİ ULTRASON RENKLİ DOPPLER ULTRASON ALT EKSTREMİTE ARTER VEN - ÜST EKSTREMİTE ARTER VEN -OBSTETRİK RENKLİ DOPPLER-RENAL ARTERLER RENKLİ DOPPLER-KAROTİS VERTEBRAL ARTERLER-SKROTAL RENKLİ DOPPLER- MEME RENKLİ DOPPLER- KİTLE LEZYONU RENKLİ DOPPLER-JİNEKOLOJİK DOPPLER VAJİNAL-OBSTETRİK RENKLİ DOPPLER –PENİL RENKLİ DOPPLER-TRANSKRANYAL RENKLİ DOPPLERULRASON (ABDOMEN-TİROİD-GEBELİK-OBSTETRİK-JİNEKOLOJİK-TRANSREKTAL-TRANSVAJİNAL-ÜST ABDOMEN-ALT ABDOMEN-ORBİTA-EKSTREMİTE-ÜRİNER SİSTEMLER-PELVİK-SUPRAPUBİK-MEME-VAJİNAL-TİROİD-SUBMANDİBULER-PAROTİS-TORAKS-YÜZEYEL-KİTLE LEZYONU ULTRASONOGRAFİ –KALÇA ULTRASONU
ADRES: İNKILAP MAHALLESİ ALEMDAĞ CADDESİ MELTEM SOKAK 2/2 ÜMRANİYE TEL: 0-216-5218836 FAX: 0-216-5218836 radistanbul@hotmail.com

www.radistanbul.com
www.ikinciduzey.com
www.goruntulememerkezi.com




ÇEKMEKÖY ŞUBESİ



ÇENE FİLMİ ÇEKMEKÖY SARIGAZİ SAMANDIRA ÜMRANİYE ALEMDAĞ REŞADİYE ŞİLE AĞVA PANORAMİK DİŞ FİLMİ VS

DİJİTAL PANORAMİK RÖNTGEN

ADRES: ÇAMLIK MAHALLESİ ŞAHİNBEY CADDESİ UMUT SOKAK YURTSEVEN İŞ MERKEZİ 2/2
TEL: 0-216-6423432 radistanbul@hotmail.com
PENDİK ŞUBESİ:
ADRES:
SAĞLIK BAKANLIĞI MARMARA ÜNİVERSİTESİ PENDİK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ KARŞISI
MİMAR SİNAN CADDESİ FEVZİ ÇAKMAK MAHALLESİ KAYISI SOKAK A BLOK 2/17
TEL: 0-530-5472565 (ŞİMDİLİK)
DÖRT BOYUTLU RENKLİ ULTRASON
RENKLİ DOPPLER ULTRASON ALT EKSTREMİTE ARTER VEN - ÜST EKSTREMİTE ARTER VEN -OBSTETRİK RENKLİ DOPPLER-KAROTİS VERTEBRAL ARTERLER-RENALARTERLER-SKROTAL RENKLİ DOPPLER- MEME RENKLİ DOPPLER- KİTLE LEZYONU RENKLİ DOPPLER-JİNEKOLOJİK DOPPLER VAJİNAL-OBSTETRİK RENKLİ DOPPLER –PENİL RENKLİ DOPPLER-TRANSKRANYAL RENKLİ DOPPLER ULTRASONOGRAFİ (ABDOMEN-TİROİD-GEBELİK-OBSTETRİK-JİNEKOLOJİK-TRANSREKTAL-TRANSVAJİNAL-ÜST ABDOMEN-ALT ABDOMEN-ORBİTA-EKSTREMİTE-ÜRİNER SİSTEMLER-PELVİK-SUPRAPUBİK-MEME-VAJİNAL-TİROİD-SUBMANDİBULER-PAROTİS-TORAKS-YÜZEYEL-KİTLE LEZYONU ULTRASONOGRAFİ





GGÖRÜNTÜLEME KEYWORDS: (İSTANBUL ANADOLU-AVRUPA)
1. AYRINTILI ULTRASON
2. MEME RENKLİ DOPPLER
3. PROSTAT RENKLİ DOPLER
4. JİNEKOLOJİK RENKLİ DOPLER
5. KİTLE LEZYONU RENKLİ DOPLER
6. OBSTETRİK DETAYLI DOPLER
7. DOPPLER
8. DOPPLER
9. RENKLİ ULTRASON DOPPLER
10. ULTRASYON USG US ULTRASON ULTRSONOGRAFİ GÖRÜNTÜLEME
11. RENKLİ MEME ORBİTA TİROİD DOPLERİ USG
12. DETAYLI ULTRASON
13. DETAYLI RENKLİ ULTRASON
14. RENKLİ DOPPLER
15. ULTRASON
16. MAMOGRAFİ
17. KEMİK DANSİTOMETRİ
18. KEMİK ERİME TESTİ
19. HAMİLE ULTRASONU
20. PANORAMİK RÖNTGEN
21. STANDART PANORAMİK RÖNTGEN
22. ÇENE FİLMİ
23. SEFALOMETRİK RÖNTGEN
24. DÖRT BOYUTLU ULTRASON
25. GEBELİK ULTRASONU
26. OBSTETRİK ULTRASON
27. ABDOMEN ULTRASONU
28. OBSTETRİK RENKLİ DOPLER
29. UYGUN FİYATLI GÖRÜNTÜLEME
30. UYGUN FİYATLI ULTRASON DOPPLER
31. GEBELİK DOPPLERİ GEBELİK RENKLİ DOPPLERİ
ANADOLU YAKASI GÖRÜNTÜLEME GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836 GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ 0-216-5218836 RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836
GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ÜSKÜDAR ÇEKMEKÖY ŞİKLE TAŞDELEN REŞADİYE AĞVA ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ALTUNİZADE BAĞLARBAŞI ÜSKÜDAR ŞİLE ÜMRANİYE AĞVA GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MEKEZİ DOPLER DOPPLER RENKLİ DOPPLER DİJİTAL PANORAMİK SEFALOMETRİK RÖNTGEN MAMOGRAFİ MAMMOGRAFİ KEMİK ERİME TESTİ KEMİK MİNERAL DANSİTOMETRİ OSTEOPOROZ TAKİP TARAMA RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE ÇEKMEKÖY ŞİLE AĞVA RİVA BEYKOZ VE TÜM BAĞLI SEMT VE KÖYLER GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ
32. AİLE HEKİMLERİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ AİLE HEKİMİ HASTALARINA UYGUN FİYATLI GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ
33. OSTEOPOROZ KEMİK ERİME TESTİ KEMİK MİNERAL DANSİTOMETRİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ
34. GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ
35. GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ
DİŞ RÖNTGENİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836 GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ 0-216-5218836 RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836
GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ÜSKÜDAR ÇEKMEKÖY ŞİKLE TAŞDELEN REŞADİYE AĞVA ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ALTUNİZADE BAĞLARBAŞI ÜSKÜDAR ŞİLE ÜMRANİYE AĞVA GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MEKEZİ DOPLER DOPPLER RENKLİ DOPPLER DİJİTAL PANORAMİK SEFALOMETRİK RÖNTGEN MAMOGRAFİ MAMMOGRAFİ KEMİK ERİME TESTİ KEMİK MİNERAL DANSİTOMETRİ OSTEOPOROZ TAKİP TARAMA
36. RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE ÇEKMEKÖY ŞİLE AĞVA RİVA BEYKOZ TAŞDELEN ÖMERLİ DUDULLU TEPEÜSTÜ İMES MODOKO İKEA GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ
DİŞ FİLMİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836 GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ 0-216-5218836 RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836
GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ÜSKÜDAR ÇEKMEKÖY ŞİKLE TAŞDELEN REŞADİYE AĞVA ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ALTUNİZADE BAĞLARBAŞI ÜSKÜDAR ŞİLE ÜMRANİYE AĞVA GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MEKEZİ DOPLER DOPPLER RENKLİ DOPPLER DİJİTAL PANORAMİK SEFALOMETRİK RÖNTGEN MAMOGRAFİ MAMMOGRAFİ KEMİK ERİME TESTİ KEMİK MİNERAL DANSİTOMETRİ OSTEOPOROZ TAKİP TARAMA
GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836 GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ 0-216-5218836 RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836
GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ÜSKÜDAR ÇEKMEKÖY ŞİKLE TAŞDELEN REŞADİYE AĞVA ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ALTUNİZADE BAĞLARBAŞI ÜSKÜDAR ŞİLE ÜMRANİYE AĞVA GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MEKEZİ DOPLER DOPPLER RENKLİ DOPPLER DİJİTAL PANORAMİK SEFALOMETRİK RÖNTGEN MAMOGRAFİ MAMMOGRAFİ KEMİK ERİME TESTİ KEMİK MİNERAL DANSİTOMETRİ OSTEOPOROZ TAKİP TARAMA GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836 GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ 0-216-5218836 RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÜMRANİYE 0-216-5218836
GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ŞİLE AĞVA SARIGAZİ SAMANDIRA SULTANBEYLİ SANCAKTEPE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ÜSKÜDAR ÇEKMEKÖY ŞİKLE TAŞDELEN REŞADİYE AĞVA ÜMRANİYE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ KADIKÖY ALTUNİZADE BAĞLARBAŞI ÜSKÜDAR ŞİLE ÜMRANİYE AĞVA GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MEKEZİ DOPLER DOPPLER RENKLİ DOPPLER DİJİTAL PANORAMİK SEFALOMETRİK RÖNTGEN MAMOGRAFİ MAMMOGRAFİ KEMİK ERİME TESTİ KEMİK MİNERAL DANSİTOMETRİ OSTEOPOROZ TAKİP TARAMA





http://www.goruntulememerkezi.com/





MERKEZİMİZDE YAPILAN TETKİKLER www.radistanbul.com


ULTRASONOGRAFİ TETKİK İŞARET RENKLİ DOPPLER RDUS TETKİK İŞARET
ÜST ABDOMEN USG KAROTİS VERTEBRAL ARTERLER
ALT ABDOMEN USG HER İKİ ALT EKSTREMİTE VENÖZ
TÜM ABDOMEN USG HER İKİ ALT EKSTREMİTE ARTER
JİNEKOLOJİK USG SAĞ ALT EKSTREMİTE VENÖZ
FOLİKÜLOMETRİ USG SOL ALT EKSTREMİTE VENÖZ
TİROİD USG SAĞ ALT EKSTREMİTE ARTER
HEPATOBİLİER USG SAĞ ALT EKSTREMİTE VENÖZ
TRANSREKTAL USG SOL ALT EKSTREMİTE ARTER
TRANSVAGİNAL USG SOL ALT EKSTREMİTE VENÖZ
ORBİTA US HER İKİ ÜST EKSTREMİTE VENÖZ
PENİL USG HER İKİ ÜST EKSTREMİTE ARTER
KALÇA USG SAĞ ÜST EKSTREMİTE VENÖZ
PELVİK USG SAĞ ÜST EKSTREMİTE ARTER
YUMUŞAK DOKU USG SOL ÜST EKSTREMİTE VEN
BOYUN USG SOL ÜST EKSTREMİTE ARTER
PAROTİS USG BİLATERAL ALT EKSTREMİTE AV
SUBMANDİBULER USG BİLATERAL ÜST EKSTREMİTA AV
MEME USG BİLATERAL PROSTAT RDUS
MEME USG SAĞ MEME RDUS
MEME USG SOL JİNEKOLOJİK RDUS
ÜRİNER SİSTEM USG TRANSVAGİNAL RDUS
SKROTAL USG TRANSREKTAL RDUS
4D OBSTETRİK RENAL ARTER RDUS
3D OBSTETRİK RENAL VEN RDUS
OBSTETRİK USG RUTİN MESENTER ARTER RDU
TORAKS USG PORTAL SİSTEM RDUS
YÜZEYEL USG OBSTETRİK RDUS
SUPRAPUBİK USG 4D OBSTETRİK USG
SAFRA YOLLARI USG 3D OBSTETRİK USG
AYRINTILI RENAL USG SKROTAL RDUS
DİJİTAL PANORAMİK RÖNTGEN PENİL RDUSG
DİJİTAL SEFALOMETRİK RÖNTGEN II. DÜZEY OBSTETRİK
MAMMOGRAFİ MAMOGRAFİ KİTLE LEZYONU RDUS
KEMİK ERİME TESTİ BMD ORBİTA RDUS


0-216-5218836
RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ
ÜMRANİYE-ÇEKMEKÖY-PENDİK
0-216-521 88 36
0-216-642 34 32
www.radistanbul.com
www.ikinciduzey.com
www.goruntulememerkezi.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder